Connect with us

Rüzgâr türbinlerinin hukuki mahiyeti

Yayın tarihi:

-

20. ve 21. yüzyılda dünyanın enerji ihtiyacındaki artış ve teknolojik gelişmeler, mevcut enerji kaynaklarının farklı şekillerde işlenebilmesini sağlamıştır. Temiz ve yenilenebilir enerji kaynağı olan rüzgâr enerjisinden istifadeyi sağlayan rüzgâr türbinleri, dünyanın hemen her tarafından kullanılmaktadır. Rüzgâr türbinlerinin yeni bir enerji üretim vasıtası olması sebebiyle bunların hukuki mahiyetinin tespiti sorunu gündeme gelmiştir. Zira rüzgâr türbinlerinin hukuki mahiyetinin tespiti, gerek mülkiyetin tezahürü ve buna bağlanan sonuçlar açısından, gerekse de bunların ne şekilde vergilendirileceği açısından önem arz etmektedir.

Bu noktada, özellikler Anglosakson hukukunun uygulandığı ülkelerde tartışmalar yaşanmış, bir ülkenin farklı eyaletleri rüzgâr türbinlerine farklı hukuki mahiyetler tanımışlardır. Amerika Birleşik Devletleri’nin eyaleti olan Illinois, rüzgâr türbinlerinin (vergilendirme açısından) %25 taşınmaz, %75 taşınır vasfında olduğuna kanaat getirmiştir. Bunun yanında Bureau County ise rüzgâr türbinlerine %100 taşınmaz vasfı atfetmiştir. Bu örnek, rüzgâr türbinlerinin mahiyetinin tespitindeki zorluğu gözler önüne sermektedir.

Medeni Kanun, taşınmaz mülkiyetini oldukça geniş ve ayrıntılı bir biçimde 704 ila 761. maddelerinde düzenlemiştir. Taşınmazlar kural olarak, yerinde sabit kalan ve bulunduğu yerden başka bir yere içeriğinde bir değişiklik olmaksızın nakledilemeyen maddi mallar, yani eşyalardır. Ancak bu eksik bir tanımdır. Çünkü bir yere yapıştırılmış, çakılmış veya çivilenmiş olması dolayısıyla yerinde sabit ve hareketsiz olan taşınır eşyalar da vardır. Taşınmazların özelliği, ne kendi kendine ne de başkası tarafından sınır ve içerikleri bir şekilde değişikliğe uğramadan bulundukları yerden başka bir yere taşınarak götürülmelerinin mümkün olmamasıdır.

Taşınır eşya ise, her şeyden önce eşyanın genel tanımına ve eşya hukukunda geçerli “belirlilik” ilkesine uygun olarak, uzayda yer kaplayan, gözle görülüp elle tutulabilen, başlı başına var olan, egemenlik altına alınabilen maddi cisimdir. Bir eşyanın taşınır sıfatını taşıyabilmesi için özünde herhangi bir değişikliğe uğramadan bir yerden başka bir yere taşınabilmesi gerekmektedir.

Medeni Kanun’a göre taşınmaz mülkiyetinin konusunu; (i) arazi, (ii) tapu kütüğünde ayrı sayfaya kaydedilen bağımsız ve sürekli haklar ve (iii) kat mülkiyeti kütüğüne kayıtlı bağımsız bölümler oluşturur. Fakat basit ve kısa bir muhakeme ile, mevzuatın bünyesinde barındırdığı farklı hükümleri dikkate almaksızın rüzgâr türbinlerinin taşınır mal vasfını haiz olduğuna yönelik varılan böyle bir sonuç yeterli değildir.

Öncelikle bir eşyanın taşınır sıfatına sahip olabilmesi, onun yapısının bozulmadan taşınabilmesinin yanında, herhangi bir taşınmazın bütünleyici parçası olmaması şartına da bağlıdır. O halde değerlendirilmesi gereken husus, rüzgâr türbinlerinin yalın olarak taşınır mı taşınmaz mı olduğu değil, bunların dikildikleri arazinin mütemmim cüzü mü yoksa eklentisi mi olduklarıdır.

Bütünleyici parça, yerel âdetlere göre asıl şeyin temel unsuru olan ve o şey yok edilmedikçe, zarara uğratılmadıkça veya yapısı değiştirilmedikçe ondan ayrılmasına olanak bulunmayan parçadır. Burada aranılan unsur asıl eşyanın tahrip veya değişikliğe uğraması değil, asıl eşyaya bağlı olan şeyde meydana gelen yapısal ve ekonomik zarar ve farklılıklardır. Bütünleyici parça asıl eşyanın esaslı bir unsuru olmalı ve onunla birlikte bir bütün meydana getirmelidir. Önemli olan nokta, bütünleyici parça olmaksızın asıl şeyin bir bütün olarak kabul edilememesi özelliğidir.

Eklenti, asıl şey malikinin anlaşılabilen arzusuna veya yerel âdetlere göre, işletilmesi, korunması veya yarar sağlaması için asıl şeye sürekli olarak özgülenen ve kullanılmasında birleştirme, takma veya başka bir biçimde asıl şeye bağlı kılınan taşınır maldır.

Ancak eklenti, bu birleşmeden sonra dahi asıl şeyin bütünleyici parçası olmaz ve hukuki bakımdan bağımsız eşya olarak kalır. Eklentinin asıl şey ile birleşmesinin sonucunda maddi değil, fakat ekonomik bir bütünlük meydana gelir. Bütünleyici parça asıl şeyi tamamladığı halde, eklenti esasen tam olan asıl şeyin ekonomik amacının gerçekleşmesine yardım eder. Ayrıca asıl şey üzerinde yapılan tasarruf, aksi belirtilmedikçe eklentiyi de kapsar. Yani aksini belirtmek kaydıyla, eklenti ve asıl şey üzerinde ayrıca tasarruf yapma imkânı mevcuttur. Zira üçüncü kişilerin eklentiler üzerindeki hakları saklıdır.

Yukarıda yapılan açıklamalar dikkate alındığında, arazi üzerine dikilen rüzgâr türbinlerinin hukuki 31vasfının taşınır mal ve eklenti olduğu ortadadır. Bunların neden taşınır mal olduklarını yukarıda izah ettik. Eklenti olmalarının sebeplerine gelince; (i) rüzgâr türbinleri araziye dikilmelerinin ardından, araziye zarar vermeksizin ayrılıp başka bir yere taşınabilmektedirler, (ii) rüzgâr türbinleri yok iken arazinin ekonomik değeri mevcuttur ve bir eksikliği bulunmamaktadır, (iii) rüzgâr türbinleri ile arazinin malikleri farklı olabilmektedir. Zira Türkiye’deki pek çok rüzgâr enerjisi projesinin bulunduğu arazi hazineye ait bulunmaktadır.

Av. Hüseyin Alp İlker
İlker&Çolak Hukuk Bürosu
alp@iccounsellors.com

Düşük Karbon Kahramanları Ödüllendirildi

Yayın tarihi:

-

Yazar

Düşük Karbon Kahramanları Ödüllendirildi

Sürdürülebilir Üretim ve Tüketim Derneği Karbonsuz 9. İstanbul Karbon Zirvesi’nde kuruluşların yeşil, dijital, döngüsel dönüşümlerinde çevresel, sosyal ve yönetişimsel sürdürülebilirlik göstergelerini güçlendiren karbon yönetimi başarılarını, sera gazı azaltım uygulamalarını ödüllendirdi.

Çevre, Şehircilik ve İklim Değişikliği Bakanlığı ve İstanbul Teknik Üniversitesi (İTÜ) ana desteğinde Sürdürülebilir Üretim ve Tüketim Derneği (SÜT-D) “İklim Değişikliği Kaynaklı Riskler, Fırsatlar ve Karbon Ticareti” teması ile Karbonsuz 9. İstanbul Karbon Zirvesi’ni 6-7 Mayıs 2024 tarihlerinde yüksek paydaş katılımıyla gerçekleştirerek en iyi karbon yönetimi başarılarını ödüllendirdi.

Yeşil, dijital, döngüsel dönüşümde karbon yönetiminin yeşil akçesi

İTÜ Öğretim Üyesi ve SÜT-D Başkanı Prof.Dr. Filiz Karaosmanoğlu “İş dünyasının yeşil, dijital, döngüsel değişmek için dönüşüm yolunda, düşük karbon ekonomisinde ilerleyen, sektörlerinin lider kuruluşları ile banka üst yöneticileri Karbonsuz 9. İstanbul Karbon Zirvesi’nde iklim değişikliği mücadelesindeki risk ve fırsatları, azimli, kararlı olma ve adil geçiş süreci gerekli diyerek irdeledi. Karbon ticaretinin yeşil akçe gücü QS Dünya Üniversite Sıralamaları: Sürdürülebilirlik 2024 genel sıralaması çevresel etki kategorisinde Türkiye’de 1. olan İTÜ Ayazağa Yerleşkesi’nde ortaya konuldu. Çevre, Şehircilik ve İklim Değişikliği Bakanlığı İklim Değişikliği Başkanı Prof.Dr. Halil Hasar’a, oturum başkanlarımıza, konuşmacılarımıza ve yüksek paydaş katılımı başarımız için delegelerimize hassaten teşekkür ederek Zirve Sonuç Raporu ve Sunum E-Kitabı çalışmamızı yapıyoruz” bilgisini verdi.

Karbonsuz karbon zirvesi gerçekleştirildi

Prof.Dr. Filiz Karaosmanoğlu Türkiye’nin ilk ve tek “ISO 20121 Sürdürülebilir Etkinlik Yönetim Sistemi” belgesine sahip SÜT-D olarak misyon ve vizyon tanımlarımıza uygun karbon yönetimi kapasite artışı için toplumda yaygın etki yaratmayı öncelikliyoruz. ST Climate desteğinde “Karbon Nötr” etkinliğimizi gerçekleştirerek “Karbonsuz Karbon Zirvesi” olduk” vurgusu yaptı.

YÖM Karbonsavarlar Takımı

SÜT-D’nin çocuklara ulaşarak sürdürülebilir yaşam kültürü kazandırılması hedefi için her yıl bir okulun öğrenci, öğretmen ve velileriyle ilerleyerek karbonunu iyi yöneten nesiller yetişmesine katkı verdiğini belirten Prof. Karaosmanoğlu, SÜT-D 2024 Küçük Karbon Kahramanı YÖM Göztepe İlkokulu Karbonsavarlar Takımı gösterisini alkışlayarak gurur duyduk, umudumuz arttı dedi.

SÜT-D Düşük Karbon Kahramanları

Prof. Karaosmanoğlu “Sürdürülebilir üretim, tüketim ve hizmette karbon yönetimini mükemmel başaranları, iklim değişikliğine karşı uğraş verenleri desteklemeyi ve böylece toplumda konunun bilinirliğini yüksek paydaş katılımı ile artırmayı amaçlayan SÜT-D, sürdürülebilirlik yönetimi üst başlığında başta çevresel göstergelerinde olmak üzere sosyal ve yönetişimsel göstergelerine yansıyan sera gazı azaltımı başarılarını ödüllendirmekte. Yarışma ile takdim edilmeyen, adayların birbiri ile  karşılaştırılmadığı bu ödül için adaylar yanı sıra, SÜT-D’nin sektörel izlemesi ile belirlenen kişi ve kurum başarıları da değerlendirilmekte bilgisini vererek, bu yıl aday sayısı rekorumuzu kırdık. 27 kuruluşun başarılarını ödül sunma gerekçemizi törende ayrıntılandırarak marifet iltifata tabidir diyerek ödülle taltif ettik. Ödül takdimimizi İTÜ Rektör Yardımcısı Prof.Dr. Şule Itır Satoğlu yaptı. AKBAŞLAR Tekstil; AKSA Doğalgaz; AYDEM Enerji; BARAN Teknoloji; CFN Kimya; DURACELL; ENDA Enerji; ENERJİSA Üretim; EPİAŞ; ESCON; FİBA Yenilenebilir Enerji; GALATA Wind; ITC; İSTAÇ; KALYON PV; OEDAŞ; PETRONET; PETROL OFİSİ; POLİSAN; SCHNEIDER Electric Türkiye; SOCAR Türkiye  Ar-Ge ve İnovasyon; TAYRAŞ; TİM; TÜRK TELEKOM; VESTEL; ZORLU Enerji SÜT-D 2024 Düşük Karbon Kahramanları ilan edildi. SÜT-D seçimimiz İstanbul Maden ve Metaller İhracatçı Birlikleri (İMMİB) oldu. İMMİB’i üretim-ihracat ikilisi için tartışılamaz kritik konumlu karbon yönetimine dair teknik doğru ve anlaşılır Türkçe ile web sitesindeki bilgilendirme, sosyal medya kullanımı ve Avrupa Birliği Bülteni çalışmalarıyla yarattığı “İklim Dostu İletişim” yüksek  yaygın etkisi için ödüle  layık bulduk diyerek paydaş etkimiz için gururumuz olan kahramanlarımızı canıgönülden kutluyor, düşük karbon ayak izli, mutlu, sözün özü gezegen dostu yaşam diliyoruz açıklamasını yaptı.

 SÜT-D 2024 DÜŞÜK KARBON KAHRAMANLARI

AKBAŞLAR Tekstil: Ak Kestaneli Yıkama Sabunuyla Yeşil Proses

AKSA Doğalgaz: Doğal Gaz Yeşilleniyor

AYDEM Enerji: Daha Fazla Rüzgâr, Daha Fazla Yeşil Güç

BARAN Teknoloji: Serbest Soğutmayla Yüksek Verim, Düşük Karbon Ayak Izi

CFN Kimya: Daha Az Su, Daha Az Karbon

DURACELL:Sürdürülebilirlik Eğitim Programı

ENERJİSA Üretim: Yerinde Enerji Üretimi

EPİAŞ: Aracınız Için Yenilenebilir Enerji, Hepimiz İçin Sürdürülebilir Gelecek

ENDA Enerji:Proseslerimizde İyileştirme ve Verimlilikle Geleceğimizi Koruyoruz

ESCON: Esco4Zero İle Enerji Karbon Ayak İzini Azalt

FİBA Yenilenebilir Enerji:Rüzgârın Esintisi,Güneşin Işığı ile Geleceği Yeniliyoruz

GALATA Wind: Güneş ve Rüzgârın Gücü Bir Arada: Hibrit Enerji Vizyonumuz

ITC: Biyogazdan Doğan Atık Isının Gücü

İMMİB: İklim Dostu İletişim

İSTAÇ: Mutfağınızın Atığı, Toprağın Besini

KALYON PV: Enerjiyi Geri Kazandıran Akıllı Yonetim

OEDAŞ: Ardımızdaki Tek İz, Dünyaya İyiliğimiz

PETRONET: Akıllı Villalarda İklim Dostu Yaşam

PETROL OFİSİ: Tesislerimiz Güneşleniyor, Karbon Ayak İzimiz Düşüyor

POLİSAN: Enerji Verimli Sorumlu Üretim, Güçlü Gelecek

SCHNEIDER Electric Türkiye: Akıllı Fabrika İle Sürdürülebilir Gelecek

SOCAR Türkiye Ar-Ge ve İnovasyon: CO2Fokus

TAYRAŞ: İleri Dönüşüm, İyiye Dönüşüm:TIDRABASE

TİM:GreenTİM

TÜRK TELEKOM:Yapay Zeka İle Akü Planlaması

VESTEL: Ekotasarım Ambalaj Çözümleri ile Sürdürülebilir Paketleme

ZORLU Enerji: Yeşil Adım,Temiz Gelecek:JIDEP

Devamını oku

Enerji Depolama Sistemleri

POMEGA ve VARTA Storage Arasında İş Birliği Anlaşması

Yayın tarihi:

-

Yazar

POMEGA ve VARTA Storage Arasında İş Birliği Anlaşması

VARTA AG’nin bir iştiraki olan VARTA Storage GmbH ile KONTROLMATİK Teknoloji Enerji ve Mühendislik A.Ş.’nin bir iştiraki olan Pomega Enerji Depolama Teknolojileri, sektöre öncülük edecek bir iş birliği kurmak üzere Mutabakat Anlaşması (MoU) imzaladı. Pil ve batarya sektörünün öncü isimleri VARTA Storage GmbH ve POMEGA Enerji Depolama Teknolojileri, çığır açacak bir iş birliğini hayata geçirecek.

Yüz kırk yıla yakın süredir batarya sektörünün lider markalarından biri olarak varlığını sürdüren VARTA AG, mikro bataryalardan tüketici ürünlerine kadar geniş bir ürün yelpazesine sahiptir. Türkiye’nin ‘enerji depolama’ konusunda en önemli şirketlerinden birisi olan ve LFP (Lityum Demir Fosfat) batarya teknolojisi alanında uzmanlaşmış olan POMEGA Enerji Depolama Teknolojileri ise, Türkiye’de yerli üretim yoluyla çeşitli sektörlerde kullanılan yenilikçi depolama çözümleri sunuyor. POMEGA, aynı zamanda Çin’den İtalya’ya kadar uzanan geniş bir coğrafyada LFP batarya üretiminde tek ve öncü özel sektör girişimi konumunda bulunuyor

İki şirket arasındaki iş birliği, VARTA’nın batarya sektöründeki yaklaşık 140 yıllık uzmanlığının kazandırdığı geniş satış ağı ve güçlü marka bilinirliği ile POMEGA‘nın üretim kapasitesi ve LFP batarya teknolojisindeki uzmanlığını bir araya getirerek sektörde fark yaratacak bir ortaklığın temellerini atıyor.

VARTA, POMEGA iş birliğiyle, NMC (Nikel-Manganez-Kobalt) teknolojisinden POMEGA ürünlerini kullanarak LFP teknolojisine geçmeyi ve POMEGA’nın ürettiği endüstriyel depolama ürünlerini ve çözümlerini sunan yeni bir segmenti bünyesine katmayı planlıyor.

Taraflarca kurulacak ortak girişim üzerinden, POMEGA ürünleri kullanılarak geliştirilecek enerji depolama çözümlerinin Avrupa finansmanı ile Balkanlar’a ve Türkiye’ye aktarılması ve yatırımcılara Avrupa kaynaklı ihracat kredi fonlarının kullanım olanağının sağlanması hedefleniyor.

Enerji depolama alanında önemli bir dönüm noktası oluşturan bu iş birliğinin sektöre büyük bir ivme kazandırması bekleniyor. VARTA ve POMEGA’nın bir araya gelerek ortaya koyduğu bu güçlü iş birliği, sadece şirketlerin değil, aynı zamanda sektördeki tüm paydaşların faydasına olacak yenilikçi çözümlerin geliştirilmesine imkân verecek. İş birliği ayrıca sektördeki rekabeti artırarak, teknolojik yenilikleri teşvik ederek ve müşterilere daha fazla seçenek sunarak enerji depolama sektörünün geleceğine önemli katkılar sağlayacak.

 

Devamını oku

Genel

ICCI Fuarı’nda enerji sektörüne yenilenebilir enerji müjdesi

Yayın tarihi:

-

Yazar

ICCI Uluslararası Enerji ve Çevre Fuar ve Konferansı’nın açılışını gerçekleştiren TBMM Sanayi, Ticaret, Enerji, Tabii Kaynaklar, Bilgi ve Teknoloji Komisyonu Sözcüsü Prof. Dr. Cevahir Uzkurt, yenilenebilir enerji ile ilgili müjde verdi.  Prof. Dr. Cevahir Uzkurt, “Komisyonumuz ve hükumetimiz yenilenebilir enerji alanında ülkemizin ve sektörün önünü açacak, ülkemizi güçlendirecek adımları atmaya devam ediyor. Maden ve enerji kanunlarında değişiklikleri kapsayan kanun teklifimiz komisyondan geçti ve genel kurulda görüşmelere başlanacak. Meclisimizin onayıyla teklifimiz yasalaşacak ve bu sayede enerji sektörümüzün önünü açmış olacağız” dedi.

T.C. Enerji ve Tabii Kaynaklar Bakanlığı ve EPDK’nın desteği ile TG Expo tarafından gerçekleştirilen ICCI – Uluslararası Enerji ve Çevre Fuarı ve Konferansı’nın açılışı Türkiye Büyük Millet Meclisi Sanayi, Ticaret, Enerji, Tabii Kaynaklar, Bilgi Ve Teknoloji Komisyonu Prof. Dr. Cevahir Uzkurt, İstanbul Sanayi Odası Enerji Grup Başkanı Rıdvan Mertöz, KOJENTÜRK Derneği Yönetim Kurulu Başkanı Yavuz Aydın, ENSİA – Enerji Sanayicileri ve İş İnsanları Derneği Yönetim Kurulu Başkanı Alper Kalaycı ve KBSD – Kazan ve Basınçlı Kap Sanayicileri Derneği Yönetim Kurulu Başkanı Hamdi Hoplamaz’ın katılımı ile gerçekleştirildi. 3 gün boyunca 10.000 metrekarelik alanda küresel enerji piyasasının kalbinin atacağı fuar, 200’e yakın firma ve 8 bini yurt dışından olmak üzere toplamda 20 binden fazla ziyaretçiye ev sahipliği yapacak. ICCI bu yıl ilk kez eş zamanlı gerçekleşecek Electricity Eurasia – Elektrik ve Elektrik Ekipmanları Fuarı’na da sahne oluyor.

Enerji sektörüne yeni kanun teklifi müjdesi

Fuarın açılışında konuşan TBMM Sanayi, Ticaret, Enerji, Tabii Kaynaklar, Bilgi Ve Teknoloji Komisyonu Prof. Dr. Cevahir Uzkurt, “TBMM komisyonumuz ve hükumetimiz yenilenebilir enerji alanında ülkemizin ve sektörün önünü açacak ve ülkemizi güçlendirecek çabaların içerisindedir. Yakın zamanda komisyonumuza gelen özellikle maden ve enerji kanunlarındaki değişiklikleri kanun teklifi ilgili komisyonumuzdan geçti. Gerekli tartışmalar yapıldı. Komisyon üyelerimiz katkılarını verdi Ve genel kurulun gündemine hazır hale getirildi. Genel kurulda özellikle yenilenebilir enerjiyle ilgili bazı kanuni düzen içeren kanun teklifi görüşülmelerine başlanacak. Ümit ediyorum ki; değerli milletvekillerimizin, meclisimizin onayla da bu teklif yasalaşacak. Bu da özellikle ülkemizin siz değerli sektör temsilcilerimizin önünü açmak üzere ülkemize sağlamak üzere bu kanun teklifi de yasalaşmış olacak diye ümit ediyorum” şeklinde konuştu.

Enerji verimliliğinde başarının formülü her kademede “farkındalık”

Son yılların en kritik konularından birisinin yenilenebilir enerji olduğuna dikkat çeken Prof. Dr. Cevahir Uzkurt, “Bu alanda atılan adımlar ve yaşanan gelişmeler hem ülkelerin güçlenmesi hem de sektör oyuncularının daha rekabetçi haline gelmelerinde şüphesiz önemli bir rol oynuyor. Bu gelişmelerin bir sonucu olarak da rüzgar ve güneş gibi yenilenebilir enerji kurulumu ve kurulu gücünün diğer konvansiyon termik kurulu güce göre daha fazla olduğunu görüyoruz. TBMM komisyonu olarak bunun farkındayız ve bu farkındalığın da bir gereği olarak ilgili komisyonumuz ve hükümetimizin bu alanda ülkemizin ve sektörün önünü açacak çaba sarf ediyoruz” şeklinde konuştu. Özellikle bu tür fuar ve konferanslarda yapılan tartışmalar ve beraberinde sektöre ilişkin ortaya çıkan fikirlerin yasama ve yürütme için son derece kıymetli olduğuna dikkat çeken Prof. Dr. Cevahir Uzkurt, “Fakat özellikle enerji verimliliği konusunda hükümet ve ilgili bakanlıklar her ne kadar destek verirse versin toplumda ve sanayicilerimizde bu konularda gerekli eğitim, farkındalık ve bilinç oluşmadığı takdirde çabaların yeterli şekilde amacına ulaşması mümkün olmaz” dedi.

“Fuarımızın varlığı en büyük kazançlarımızdan biri”

TG Expo Genel Müdürü Cem Şenel de açılış konuşmasında, “1994 yılında İstanbul’da bir Kojenerasyon Semineri ile başladığımız yolculuğumuz, kısa sürede ülkemizin enerji sektöründeki hızlı gelişme ve enerji camiasının yoğun ilgisiyle 1999 yılında ICCI (International Cogeneration Conference of Istanbul) adı altında bir Enerji ve Çevre Fuarı ve Konferansı kimliğine evrildi. Dünya enerji piyasasının jeopolitik açıdan belki de en sıcak ve hareketli coğrafyasında yer alan bir ülke olarak ICCI Uluslararası Enerji ve Çevre Fuar ve Konferansı’nın varlığı en büyük kazançlarımızdan biri. Fuar sayesinde oluşturduğumuz verimli, etkin, saygın ve kaliteli bir iletişim ve etkinlik platformu ile bu büyüme ve gelişme sürecine 30 yıla yakın süredir tanıklık ediyor, gelecekte de sürdürmek üzere yoğun çaba gösteriyoruz. Sürdürülebilirliği odak noktasına aldığımız fuarımızda enerji verimliliği, yenilenebilir enerji, akıllı şebekeler, temiz teknolojiler ve çevre yönetimi gibi konularda güncel gelişmeler öne çıkacağı için bu yılın teması olarak ‘Enerjinin Geleceğini Keşfet’ diyeceğiz” dedi.

“Yenilenebilir enerjiyi fırsat olarak yakalayanlar avantajını görecek”

Enerjide baş döndüren dönüşümlerin yaşandığı son yıllarda fuarın günceli yakalamak ve geleceğe yönelik projeksiyonlara ışık tutmak için kritik öneme sahip olduğunu belirten KOJENTÜRK Derneği Yönetim Kurulu Başkanı Yavuz Aydın ise, açılışta “İklim değişikliğini yavaşlatmak ve toplumları daha temiz bir ortamda yaşatma çabaları, enerjide fosil kaynaklardan yenilenebilir enerji tüketiminin daha yüksek düzeylere geçişini zorunlu kılıyor. Enerji tüketiminin daha da artış gösterdiği günümüzde elektriğin üretildiği kaynaklar daha önemli hale geliyor. Bugün enerji yatırımlarında özellikle finansmana erişimin zor ve yüksek maliyeti nedeniyle hedeflenen yıllık büyümenin biraz gerisinde kaldığını görüyoruz. O yüzden bu dönemi geleceğe yönelik hazırlık ve planlamaların yapılması için bir fırsat olarak gören ve değerlendirenler hızlı dönüşümde bunun avantajlarını yakalayacak” diye konuştu.

Devamını oku

Trendler