Siemens Türkiye, kaynak ve maliyet tasarrufu sunan ileri teknolojili dijital ürün ve çözümlerini, alanında Türkiye’nin en büyük etkinliği olan Enerji Verimliliği Forumu ve Fuarı’nda tanıttı.
Enerji verimliliğine yönelik benzersiz portföyüyle yüzde 90’a varan oranlarda enerji tasarrufu sağlayan Siemens Türkiye, 11-12 Nisan tarihlerinde Lütfi Kırdar’da düzenlenen 10. Enerji Verimliliği Forumu ve Fuarı’nda yenilikçi, çevre dostu ürün ve çözümlerini tanıttı. Etkinlik, Enerji ve Tabii Kaynaklar Bakanlığı himayesinde “Bir Kaynak Olarak Enerji Verimliliği-Enerjideki Gizli Hazine” temasıyla gerçekleştirildi.
Fuarda Siemens Türkiye’nin, dijitalizasyon odağında geliştirdiği ve binalardan elektrik şebekelerine, enerjiden sanayi sektörüne her alana dönük ürün ve çözümlerini tanıttığı standı ilgi topladı. Enerji ve Tabii Kaynaklar Bakanı Fatih Dönmez, KKTC Ekonomi ve Enerji Bakanı Özdil Nami, Malta Enerji ve Su Bakanı Joseph Mizzi de standı ziyaret ederek Siemens Türkiye yetkililerinden bilgi aldı.
Siemens Türkiye’den enerji verimliliğine katkı
Siemens Türkiye,son dört yılda gerçekleştirdiği bin 200’e yakın enerji verimliliği projesiyle 283 milyon TL’lik enerji tasarrufu sağladı.Bu tasarruf miktarı, 915 bin ton daha az karbondioksit emisyonu ve 268 bin ağaç dikimine eşdeğer katkıanlamına geliyor. Enerji verimliliği konusu henüz sadece bir sosyal sorumluluk projesi olarak algılanırken bile Siemens’in bu alanda çalışmalar yaptığını hatırlatan Siemens Türkiye Enerji Verimliliği Koordinatörü Hakan Olcay, Siemens’in enerji verimliliği sektöründeki rolü hakkında şunları ifade etti: “Bugün enerji verimliliği bir tercih değil, bir gereklilik. Daha rekabetçi, daha düşük maliyetli çalışabilmek için verimli enerjiye yatırım yapan şirketler benzersiz fırsatlara kapı açıyor. Siemens olarak inovasyon odağımız, uzmanlığımız ve entegre portföyümüzle her sektörün enerji ihtiyacını kusursuz biçimde karşılayabiliyoruz. Sadece müşterilerimizin ve iş ortaklarımızın değil, tüm bir ekosistemin enerji-verimli çalışmasını hedefliyoruz.”
İnovatif ürünler ve çözümler
Elektrifikasyon, otomasyon ve dijitalizasyon konularına odaklanarak topluma ve ekonomiye katkı sağlayan Siemens Türkiye’nin fuarda tanıttığı ürünler arasında şunlar yer alıyor:
Akıllı Termostat
Siemens’in yeni nesil Akıllı Termostatı, ‘Yeşil Yaprak’ özelliği sayesinde enerji tüketimini optimize ediyor ve yüzde %30’a varan oranda enerji tasarrufu sağlıyor. Ortamla sürekli iletişim halinde olan ara yüzü ve kullanıcı dostu tasarımı ile öne çıkan Siemens Akıllı Termostat, mobil uygulama ile uzaktan kontrol edilebiliyor. Akıllı algoritması ve 6 farklı sensörü- sıcaklık, nem, aydınlık, yakınlık, varlık ve hava kalitesi – sayesinde bulunduğu ortamı 24 saatten kısa sürede tanıyor.
Siemens, çevre dostu, yenilikçi ürün ve çözümleri
SIESTORAGE
Günümüzde yenilenebilir enerji kaynaklarının şebekeye entegre olması ve dağıtık üretim tesislerinin yoğunluğu, elektrik şebekelerinin yapısını değiştiriyor. Siemens’in geliştirdiği SIESTORAGE enerji depolama çözümü; yenilenebilir enerji üretimi sırasında oluşan enerji dalgalanmaları, üretim ve tüketim arasında oluşan dengesizlik, şebekenin kararsızlığı ve güç kalitesinde azalma gibi problemleri ortadan kaldırıyor. Enerji şirketleri, şebeke operatörleri, endüstri tesisleri, şehir merkezlerindeki tesisler ve altyapı tesisleri için geniş çaplı bir çözüm sunan SIESTORAGE, işletmelerde enerji tasarrufu sağlarken modüler yapısı sayesinde de özel taleplere uygun olarak adapte edilebiliyor.
.
Kojenerasyon, Trijenerasyon ve Biyokütle
Giderek zorlaşan rekabet ortamında sanayi sektörü oyuncularının süreçlerini etkili ve verimli bir şekilde yönetmesinin önemi artıyor. Bu konuda çözüm sunan verimli kojenerasyon sistemleri, toplam enerji maliyetlerini azaltırken güvenilir bir enerji arzı, çevreye duyarlı enerji politikalarına entegre sistemler ve tüm süreçlerde verimlilik sunuyor. Siemens Türkiye bu alandaki kapsamlı tecrübesiyle endüstriyel tesislerin ihtiyaç duyduğu kojenerasyon-trijenerasyon çözümlerine; gaz türbinleri, buhar türbinleri ve gaz motorlarından oluşan geniş ürün yelpazesiyle katkıda bulunuyor. Endüstriyel enerji üretiminde öncü olan Siemens; 400 MW gücü ile Türkiye’deki en büyük kojenerasyon tesislerine gaz ve buhar türbini, Türkiye’nin önemli biyokütle tesislerine ise buhar türbinleri sağlıyor.
Enerji Verimliliği Analizi (Energy Efficiency Analytics)
Siemens’in modüler ve bulut tabanlı Energy Efficiency Analytics çözümü, enerji izleme ve analiz yeteneği ile verimliliği artırıyor. 3 adımda hızlıca hayata geçirilen çözümde, önce işletmenin mevcut durumu tespit ediliyor. Daha sonra işletmede gerekli noktalara ölçüm cihazları, sensörler, haberleşme cihazları kurularak, veriler güvenli bir şekilde bulut sistemine aktarılıyor. Sistem altyapısı kurulduktan sonra verilerin analiz edilmesiyle enerji verimliliği sağlanacak noktalar keşfediliyor.
Enerji Performans Sözleşmeleri
Enerji Performans Sözleşmeleri, Siemens çözümleriyle yapılan yatırımların kendini kısa bir sürede karşılayacağını taahhüt ediyor. Siemens’in yenilikçi ve uçtan uca çözümleri, binalarda ve endüstride ısıtma-soğutma, iklimlendirme, aydınlatma, enerji verimliliği uygulamaları gibi birçok farklı alanda enerji tasarrufu sağlayarak işletme maliyetlerini düşürüyor. Yapılan yatırımlar önemli tasarruflar sağlayarak bir işletmedeki ekipmanların yenilenmesine, performansının artmasına ve teknolojik olarak iyileştirmelerine olanak sağlıyor.
Etkinlik kapsamında düzenlenen panellerde Siemens, enerji verimliliğindeki yeni trendleri katılımcılarla paylaştı. Siemens AG İsviçre Eğilimler ve Endüstri İşleri, Bina Teknolojileri Kıdemli YöneticisiVolker Dragon,“EPS Piyasa Gelişiminde, Başarı Faktörleri ve Bariyerler” başlıklı panelde konuşma yaptı. Etkinliğin ikinci gününde gerçekleşen “Enerji Yönetiminde Depolama Sisteminin Faydaları” panelinde ise Siemens Türkiye Satış MüdürüOğuzhan Çayırezmez,Siemens’in SIESTORAGE teknolojisiyle gerçekleştirilen uygulamalardan örnekleri paylaştı. Aynı gün gerçekleşen “Enerji Verimliliğinde Bulut Tabanlı Büyük Veri Analizi” panelinde ise Siemens Türkiye Enerji Yönetimi İnovasyon YöneticisiYusuf Kaya, enerji verimliliğinde büyük verinin etkisini, veri analizinin önemini ve bu alanda Siemens’in sunduğu çözümleri aktardı.
Endüstri dünyasındaki gelişmeleri takip edin. Neleri size ulaştırmamızı istersiniz?
Şimdi kayıt olun.
Türkiye'nin alanında en özel yayınlara sahip medya grubu MONETA'nın sektörel dergi ve portallarının yönetimine katkıda bulunmaktayım. MONETA bünyesinde yeni nesil yayıncılık anlayışıyla içerik yönetimini geliştirmeye devam ediyoruz.
Birleşmiş Milletler İklim Değişikliği Çerçeve Sözleşmesi 28’inci Taraflar Konferansı (COP28) kapsamında gerçekleştirilen Dünya İklim Eylemi Zirvesi, Birleşik Arap Emirlikleri’nin (BAE) Dubai kentinde başladı. BM İklim Değişikliği COP28 üst düzey yöneticilerinden Razan Khalifa Al Mubarak, COP28’den COP30’a kadar iklim eyleminde doğanın rolünü pekiştirerek, 1.7 milyar dolarlık doğa koruma finansmanını açıkladı. Birleşik Arap Emirlikleri’nin doğa-iklim projelerine 100 milyon dolarlık yeni finansman katkısında bulunacağını belirten Al Mubarak, Gana hükümetinin ‘Dirençli Gana’ planına ilk etapta 30 milyon dolarlık bir yatırım yapacaklarını açıkladı. Liderlerin, yerli halk ve yerel toplulukların geçim kaynaklarına ve kalkınma hedeflerine yatırım yapmanın kritik önemini vurgu yaptığı zirvede, Belem’deki COP30’a doğru entegre doğa-iklim eylemi için ortakları ve kaynakları harekete geçirecek bir BAE-Brezilya ‘COP-to-COP’ ortaklığı duyuruldu.
İklim krizine karşı ortaya konulan planların güçlendirilmesi ve somut adımlar atılarak hayata geçirilmesine ilişkin müzakerelerin yapıldığı BM İklim Değişikliği Çerçeve Sözleşmesi 28. Taraflar Konferansı, BAE’nin ev sahipliğinde başladı. Bu yıl 28’incisi düzenlenen ve 12 Aralık’a kadar sürecek olan konferansın ana gündeminde, 2015 yılında Paris’te anlaşmaya varıldığı gibi küresel ısınmayı 1,5 derecede sabit tutma amacının canlandırılması ve hükümetlerin iklim eylemi vaatlerini daha kapsamlı hale getirecek bir anlaşmaya varılması yer alıyor.
Zirvede konuşan COP28’in BM İklim Değişikliği Üst Düzey Sorumlusu Razan Khalifa Al Mubarak, “Doğanın tam ve en bütüncül haliyle iklim eyleminin bir önkoşulu olarak tanınmasını, desteklenmesini ve finanse edilmesini sağlamak COP28 Başkanlığı için bir öncelik olmuştur. Devlet dışı aktörlerin desteği ve finansmanıyla birleşen bu olağanüstü siyasi liderlik, doğanın sadece bu görev için değil, gelecekteki tüm görevler için temel rolünün kanıtıdır” dedi.
Zirvede devlet başkanları, Paris Anlaşması ve kısa süre önce kabul edilen Kunming-Montreal Küresel Biyoçeşitlilik Çerçevesi’ni hayata geçirmek üzere doğa-iklim eylemine odaklanan ulusal ve bölgesel yatırım planlarını ve ortaklıklarını açıkladı:
– BM İklim Değişikliği COP28 üst düzey yöneticilerinden Razan Al Mubarak, Birleşik Arap Emirlikleri’nin Gana’nın ‘Dirençli Gana’ planına 30 milyon dolarlık ilk yatırımla birlikte doğa-iklim projelerine 100 milyon dolarlık yeni finansman katkısında bulunacağını açıkladı. ‘Dirençli Gana’, Gana Devlet Başkanı Nana Akufo-Addo tarafından Kanada, Singapur, Amerika Birleşik Devletleri ve LEAF Koalisyonu gibi diğer özel sektör uyumlu girişimlerden gelen 80 milyon dolarlık ek destekle başlatıldı ve son olarak BAE’nin 30 milyon doları eklendi.
– Tonga Başbakanı Siaosi ‘Ofakivahafolau Sovaleni, 2030 yılına kadar ülkelerin sularının ve münhasır ekonomik bölgelerinin yüzde 30’unun korunmasını amaçlayan ve ay yüzeyinden daha büyük bir alanı temsil eden ‘Unlocking Blue Pacific Prosperity Plan’ için Bezos Earth Fund’dan Gelişmekte Olan Pasifik Küçük Ada Devletleri’ne (P-SIDS) 100 milyon ABD doları finansman sağlanacağını duyurdu.
– Aralarında Bloomberg Philanthropies, Builders Vision ve Oceankind’in de bulunduğu bir grup hayırsever, Okyanus Direnci İklim İttifakı (ORCA) kapsamında, hassas deniz alanlarının korunmasını, okyanus temelli azaltım çabalarını ve iklim etkileri üzerine araştırmaları hedefleyen 250 milyon dolarlık yeni finansmanı duyurdu.
– Fransa Cumhurbaşkanı Emmanuel Macron, doğrulanabilir karbon kredisi işlemleri yoluyla koruma ve yerel kalkınmanın özel finansmanını teşvik etmek amacıyla Papua Yeni Gine için 100 milyon ABD Doları, Kongo Demokratik Cumhuriyeti için 60 milyon ABD Doları ve Kongo Cumhuriyeti için 50 milyon ABD Doları olmak üzere 3 orman finansman paketi açıkladı.
– Endonezya Devlet Başkanı Joko Widodo ve Norveç Başbakanı Jonas Gahr Støre, Endonezya’nın öncü FOLU Net Sink 2030 planını desteklemek üzere 100 milyon dolarlık bir ortaklığı açıkladı.
– Asya Kalkınma Bankası, OPEC Fonu, Suudi Arabistan, AFD, Fransa ve Yeşil İklim Fonu bünyesindeki ASEAN Katalitik Yeşil Finansman Aracı ile birlikte, 2030 yılına kadar doğa odaklı iklim projelerine 2 milyar ABD doları daha ek özel finans sermayesi seferber etmek amacıyla kalkınma ortaklarından 1 milyar ABD doları seferber etmeyi taahhüt eden yeni bir girişim olan Doğa Finans Merkezi’ni duyurdu.
145 ülkenin 2030 yılına kadar orman kaybını ve arazi bozulmasını durdurmayı ve tersine çevirmeyi kabul ettiği COP26’nın Glasgow Liderler Deklarasyonu’nu pekiştiren bu doğa-iklim planları; 196 ülkenin 2030 yılına kadar toplam doğa kaybını durdurmak için ortak bir çerçeve üzerinde anlaştığı dönüm noktası niteliğindeki Kunming-Montreal Küresel Biyoçeşitlilik Çerçevesi de dahil olmak üzere önceki taahhütlerde ilerlemeyi teşvik ediyor. Uyum maliyetlerinde 104 milyar ABD doları tasarruf sağlayabilecek doğa kaybının ele alınması, 2030 yılına kadar ihtiyaç duyulan CO2 azaltım eyleminin yüzde 30’undan fazlasını sağlama potansiyeline sahip. Ayrıca, küresel GSYH’nin yaklaşık yüzde 50’si doğrudan veya dolaylı olarak doğaya ve diğer ekosistem hizmetlerine bağlı olduğundan, doğal ekosistemlerin korunması ve restorasyonu, yaklaşık 395 milyar daha fazla iş yaratma ve geçimleri doğrudan doğaya bağlı olan 1 milyar insanı koruma potansiyeli ile ekonomik refahı destekliyor.
Endüstri dünyasındaki gelişmeleri takip edin. Neleri size ulaştırmamızı istersiniz?
Şimdi kayıt olun.
Dünya standartlarında bir rüzgar endüstrisine sahip olan Avrupa’nın, iklim ve enerji güvenliği hedeflerine ulaşabilmesi için 2030 yılına kadar her yıl yaklaşık 30 GW yeni rüzgar santrali kurması gerekiyor. Avrupa rüzgar tedarik zinciri ise, enflasyonist baskılar, rüzgarın genişleme hacimlerindeki belirsizlik ve zayıf ihale tasarımları ile mücadele ediyor. Tüm bunlar, AB’nin enerji güvenliği ve iklim hedeflerine ulaşmak için yeni üretim tesislerini planlama ve bunlara yatırım yapma kabiliyetini zayıflatıyor.
Temiz teknolojilerdeki üretimini güçlendirmek ve genişletmek için bu yılın başlarında Net Sıfır Sanayi Yasası’nı (NZIA) sunan Avrupa Parlamentosu, geçtiğimiz Salı günü Avrupa Komisyonu ve üye devletlerle Net-Sıfır Sanayi Yasası (NZIA) müzakerelerindeki tutumunu oyladı. Parlamento’nun pozisyonunu hazırlayan MEP Christian Ehler, Sanayi, Araştırma ve Enerji Komitesi’nde (ITRE) Avrupa’nın iklim ve enerji güvenliği hedeflerine ulaşması için güçlü bir Avrupa rüzgar endüstrisini destekleyen öneri sundu. Avrupa rüzgâr endüstrisi tüm Parlamento üyelerini ITRE görevlerini desteklemeye çağırdı.
Konuyla ilgili değerlendirme paylaşan WindEurope’un açıklamasında, Avrupa Parlamentosu’nun Avrupa’da üretilen temiz teknolojilerin artırılması için oy kullandığı belirtildi. Değerlendirmede görüşlerine yer verilen WindEurope Baş Politika Sorumlusu Pierre Tardieu, “AB, Yeşil Mutabakatı Avrupa’da üretilen rüzgarla gerçekleştirmek istiyor. Yarın Parlamento, Avrupa rüzgâr tedarik zincirini güçlendirerek tam da bunu yapacak somut tedbirleri kabul edebilir. Açık attırma tarifelerinin daha yüksek girdi maliyetlerini yansıtacak şekilde endekslenmesi, Avrupa pazarında adil rekabetin sağlanması ve ‘dibe doğru yarış’ ihalelerine karşı çıkılmasına yardımcı olacaktır. Bu doğru bir hareket tarzıdır. Bu bir güvenlik, istihdam ve özerklik meselesidir” ifadelerini kullandı.
İhalenin Avrupa tedarik zincirinin genişlemesini desteklemesi gerekiyor
ITRE tutumu, rüzgar enerjisi ihale tasarımında önemli değişiklikler içeriyor. İhaleler için açık ve zorunlu ön yeterlilik kriterleri belirleniyor. Bu, Avrupa’nın kritik enerji ve şebeke altyapısının siber saldırılar için kolay bir hedef olamayacağını garanti edecek siber güvenlik ve veri varlığına yönelik yeni kuralları içeriyor.
Geliştiriciler büyük offshore projeleri iptal etmek zorunda kaldı
WindEurope’un paylaştığı değerlendirmede, konuyla ilgili şu açıklamalar yer alıyor: “ITRE Komitesi bir enflasyon endeksleme mekanizması da önerdi. Yetersiz endeksleme şu anda büyük bir sorun. Rüzgar geliştiricileri bu yüzden büyük açık deniz rüzgar projelerini iptal etmek zorunda kaldı. Belirli bir fiyatla ihale kazanmışlardı; ancak daha sonra yüksek enflasyon türbinleri ve bileşenlerini çok daha pahalı hale getirerek rüzgar enerjisi projelerinin ekonomik uygulanabilirliğini riske attı. Rüzgar enerjisi ihalelerinin girdi maliyetlerini yansıtacak şekilde endekslenmesi bu mali açığın kapatılmasına yardımcı olacak ve projelerin devam edebilmesini sağlayacaktır. Bu tür bir endeksleme mekanizması, tüm tedarikçi sözleşmelerinin imzalanması için gereken süre boyunca geçerli olacaktır.”
Müzakereler 2024 yılının ilk çeyreğinde gerçekleşecek
Nihai müzakerelerde kabul edilen tedbirlerin tedarik zinciri esnekliğine, teknolojiye ve amaca uygun olmasının kritik önem taşıdığına vurgu yapılan değerlendirmede, şu ifadeler kullanıldı: “ITRE Komitesi ayrıca üye devletlerin ihalelerinde negatif ihale vermeyi bırakmalarını istemektedir. Bu, rüzgar santrali geliştiricilerinin bir rüzgar santrali inşa etme hakkı için hükümetlere ödeme yapmak zorunda olduğu durumdur. Bazı hükümetler, hızlı para kazanmanın bir yolu olarak ihalelerine negatif ihale uygulamasını getirdi; ancak negatif ihale sadece AB’nin enerji dönüşümünü daha pahalı hale getirir. Geliştiriciler için tedarik zincirine ya da elektrik tüketicilerine yansıtılması gereken ek maliyetler yaratır ve negatif ihale turlarında ödenen para, şirketlerin diğer rüzgar enerjisi projelerine yatıramayacağı paradır. Konsey’in şimdi Net Sıfır Sanayi Yasası’na ilişkin müzakere yetkisini de tamamlaması gerekiyor. Üçlü görüşmeler, yani Avrupa Parlamentosu ve üye devletler arasında Avrupa Komisyonu’nun desteğiyle nihai bir anlaşma üzerinde yapılacak müzakereler, 2024 yılının ilk çeyreğinde gerçekleşecek. Nihai müzakerelerde, kabul edilen tedbirlerin ince ayarlarının yapılması ve tedarik zinciri esnekliği yaklaşımının teknolojiye özgü ve amaca uygun olması kritik önem taşıyacaktır.”
Endüstri dünyasındaki gelişmeleri takip edin. Neleri size ulaştırmamızı istersiniz?
Şimdi kayıt olun.
Yenilenebilir enerjinin her alanından Avrupa’daki geliştiriciler, yatırımcılar, finansörler, mali danışmanlar, sektör uzmanları ve brokerları buluşturan Yenilenebilir Enerji Yatırım ve Varlık Yönetimi Konferansı – Renewable Energy Investment & Asset Management Conference (REIA 2023), 30 Kasım – 1 Aralık tarihleri arasında Yunanistan’da düzenleniyor.
Avrupa yenilenebilir enerji sektöründeki son gelişmelerin ele alınacağı konferansın konuşmacıları arasında, Denizüstü Rüzgar Enerjisi Derneği (DÜRED) Yönetim Kurulu Başkanı Dr. Murat Durak yer alıyor. Murat Durak’ın konuşacağı “Blowin in the wind: Investing İn Offshore And Floating Wind” Oturumu, konferansın ikinci gününde saat 13:35’te başlıyor.
REIA 2023’te, deniz üstü rüzgar enerjisindeki yatırımların ele alınacağı oturumla ilgili şu açıklama yer alıyor: “Açık deniz rüzgar potansiyelinin %80’i, 60 metreden daha derin sularda bulunuyor ve bu da sınırlı arazi alanına sahip ülkelerde yüzen türbinlere olan ihtiyacı artırıyor. Yüzen rüzgar enerjisi endüstrisi, Avrupalı şirketlerin öncülüğünde 2022 yılı sonuna kadar planlanan 48 GW kapasiteyle hızla genişliyor. Avrupa’nın 2030 yılına kadar 10 GW, 2050 yılına kadar ise 264 GW yüzer açık deniz rüzgarı üretmesi planlanıyor. Yalnızca Birleşik Krallık, yüzer rüzgar projelerine 60 milyon sterlinin üzerinde yatırım yapıyor. Almanya, Türkiye, Portekiz, İspanya ve diğerleri iddialı offshore rüzgar hedeflerini takip ediyor. Zorluklar arasında yeni bir tedarik zinciri ve liman altyapısı oluşturulması yer alıyor. Avrupa, 2022’de rüzgara 17 milyar Euro yatırım yaparak yıllık hedefinin gerisinde kaldı. Yüzen açık deniz rüzgarı gelecek; ancak potansiyelini gerçekleştirmek için önemli altyapı yatırımlarına ihtiyaç var.”
Endüstri dünyasındaki gelişmeleri takip edin. Neleri size ulaştırmamızı istersiniz?
Şimdi kayıt olun.