Connect with us

Türkiye‘nin ‘Uzun Dönemli Enerji Planı’ Yolda

Yayın tarihi:

-

enerji planı- etkinlik-türeb
  • Türkiye Rüzgar Enerjisi Birliği (TÜREB) tarafından düzenlenen Türkiye Rüzgar Enerjisi Kongresi’nin ikinci oturumu, TÜREK#10GW+ “Rüzgarda Yeni Dönemin Finansmanı” adıyla online olarak gerçekleştirildi.
  • Enerji İşleri Genel Müdürü Murat Zekeriya Aydın’ın moderatörlüğünde rüzgar enerjisi sektöründe kısa ve orta vadede finansman konusunun detaylarıyla ele alındığı oturuma, Garanti BBVA Direktörü Emre Hatem, PwC Türkiye Şirket Ortağı Murat Çolakoğlu, Akfen CFO’su Özgür Uzunoğlu ve Uluslararası Enerji Ajansı (IEA) Kıdemli Analisti Heymi Bahar konuşmacı olarak katıldı.

“Uzun dönemli enerji planımızı 1 yıl içinde paylaşmış olmayı hedefliyoruz”

Oturum moderatörü Enerji İşleri Genel Müdürü Murat Zekeriya Aydın, yenilenebilir enerji sektöründe YEKA RES ihalelerinde yeni yatırımlar için bir taban fiyat beklentisi olması dolayısıyla bu konuda bir çalışma gerçekleştirdiklerini belirterek “Belki biraz daha fazla yabancı para cinsinden kıyaslamak ve bunun altına düşmemesini sağlamak yönünde bir çalışmamız var” şeklinde konuştu. Dünya genelinde enerji talebinde yaşanan artış ve fiyatlardaki yükselmeler nedeniyle bazı Avrupa ülkelerinin 40-50 yıllık emre amade durumdaki kömür santrallerini bile devreye alma yoluna gittiklerini hatırlatan Aydın, enerji dönüşümünün özellikle enerji talebinin şiddetle arttığı Türkiye gibi ülkelerde bugünden yarına gerçekleşmediğini belirtti.

Son 20 yılda elektrik enerjisinde Türkiye’nin ortalama talep artışının yüzde 4,4 oranında olduğunun altını çizen Murat Zekeriya Aydın, “Buna en yakın ülke Hindistan, bir numara ise Çin, yüzde 6’lar seviyesinde. Avrupa ülkeleri ise eksi yüzdelerde. OECD ortalaması yüzde 0,5. Hem bu talep artışını yönetme hem de aynı anda yenilenebilir enerji kaynaklarını artırma gayreti içindeyiz. Ancak fiziki kısıtlar da var. Geçiş döneminde yenilenebilir kaynakları destekler mahiyette, düzenli olarak sürekli üretim yapabilen ve baz yük diye tabir ettiğimiz, enerji güvenliğini sağlama noktasında elektrik üretim tesislerine ihtiyaç olduğunu da unutmayalım” diye konuştu. Aydın, hazırlığına devam ettikleri ve bir yıl içinde açıklamayı hedefledikleri uzun dönemli Türkiye enerji planı sayesinde artık uzun vadeli enerji planlamalarının önünde bir engel kalmayacağını ve bunun sektöre yön vereceğini de sözlerine ekledi.

“Yeşil enerji finansmanını sürdüreceğiz, yılda 5-6 milyar dolarlık rüzgar ve güneş yatırımı yapılmalı”

“Dolar bazlı bir önceki YEKDEM’in bana göre gelmiş geçmiş en başarılı mekanizma olduğunu vurgulamak istiyorum” diyen Garanti BBVA Direktörü Emre Hatem de bundan sonra kaynaklarını sadece yeşil enerjide kullanma iradesi oluşturduklarına dikkat çekerek şunları söyledi: Türkiye’de son 20 yılda elektrik üretim ve doğalgaz sektöründe 100 milyar dolarlık yatırım yapıldı, bunun 55 milyar doları yeşil enerjide gerçekleşti. Ve bankalar da 40 milyar dolar finansman sağladı. Bankalar taşın altına elini koymuş durumda, sektörün geleceği bizim için kritik. Yeşil enerjinin emisyon, ithalat ve elektrik fiyatları açısından birçok faydası var. Ancak bankaların kaynakları da sınırsız değil, bu sınırlı kaynağımızı bundan sonra yalnızca yeşil enerjide kullanacağız.

Finansman konusunda istekliyiz. Yeni mekanizmalar için karar vericilerle görüşmelerimiz her zaman devam ediyor. Likidite ve faiz riskinin azalması için ne kadar fazla yabancı krediyi devreye alabilirsek faiz yükü o kadar azalır. Ya da eski YEKDEM’deki gibi bir taban fiyat ortaya konulursa bankalar yine yabancı fiyat üzerinden finansman sağlayabilir. Yılda 5-6 milyar dolarlık rüzgar güneş yatırımı yapılması gerekiyor. Kömür ve doğalgazın hemen bugünden yarına dönüştürülmesi mümkün değil tabi ama 2053’de sıfır karbonlu ülke haline geleceğiz dedik. 200 milyar kWh’nin dönüşmesi için toplam 75-80 bin mw rüzgar yapmak lazım. 30 yıla yaydığımızda sırf rüzgarda 2-3 milyar dolar yıllık yatırım yapmak lazım.”

Murat çolakoğlu

“Enerji Konseyi kurulsun”

“Oyunun kuralları yeniden belirleniyor. Türkiye’nin burada doğru zamanda doğru kararlarla yer alması gerek” çağrısı yapan PwC Türkiye Ortağı Murat Çolakoğlu da sektöre verilen teşviklerin tek bir çatı altında ve kolay anlaşılabilir olmasın gerektiğini söyledi. Özellikle Çevresel ve Sosyal Yönetişimin (ESG), ciddi bir mevzuata bağlı, denetlenebilir, ortak bir metodoloji ve tanımlara sahip bir yapıya kavuşturulması gerektiğine vurgu yapan Çolakoğlu, “Bu durum yatırımcıyı da finansörleri de olumlu etkiler” dedi. Türkiye’de Vergi Konseyi gibi çok verimli çalışan bir ‘Enerji Konseyi’ne ihtiyaç olduğunu söyleyen Murat Çolakoğlu, kanunla kurulacak, kurumlar üstü, tüm paydaşların temsil edildiği bu konseyin ‘mutabakat ve uzlaşı’ amaçlı çalışması önerisinde bulundu.

“Her sene kurulu güce 1GW eklemek 6-7 milyar dolar yatırım demek”

Sektörde 15 yıldır faaliyet gösteren ve 706 MW yenilenebilir kapasitesine ulaşmış bir yatırımcı olarak beklentilerinin nakit akışını, tahmin edilebilirliği ve finansman kabiliyetini artıracak regülasyonların devreye alınması olduğunun altını çizen AKFEN Yenilenebilir CFO’su Özgür Uzunoğlu da her yıl rüzgar kurulu gücüne 1 GW ekleyebilmek için yılda 6-7 milyar dolarlık yatırım yapılması, bunun 5-6 milyar dolarının da finanse edilmesi gerektiğini hatırlattı.

Heymi Bahar-iea

“30 yıl içinde dünya genelinde 140 trilyon dolar temiz enerji yatırımı yapılmalı”

Enerjinin mevcut global GSYH’nin yüzde 2,5’ini oluşturduğunu ancak bu oranın 2050 yılında yüzde 4,5’e çıkmasının beklendiğini söyleyen Uluslararası Enerji Ajansı Kıdemli Analisti Heymi Bahar da “Rüzgar ve güneş bunun çok büyük bir kısmını temsil edecek. Ancak bu yatırımların ön yatırım bedelleri yüksek. Bu maliyetlerin en düşük düzeyde tutulmasını sağlayacak uzun dönemli bir politika olması çok önemli” dedi. Bahar ayrıca “Rüzgar finansmanı eşittir şebeke finansmanı! Rüzgar yatırımcılarının da dünyada artık izole değil, şebeke yatırımcılarıyla, güneş yatırımcılarıyla hatta batarya hibrit teknolojileriyle bir araya gelmeleri lazım. Ayrıca rüzgardaki izin ve lisanslama sürecinin uzunluğu nedeniyle güneşe kaymalar var. Ek olarak toplumsal kabulü artıracak modellemeler de geliştirilmeli” şeklinde konuştu.

Türkiye'nin alanında en özel yayınlara sahip medya grubu MONETA'nın sektörel dergi ve portallarının yönetimine katkıda bulunmaktayım. MONETA bünyesinde yeni nesil yayıncılık anlayışıyla içerik yönetimini geliştirmeye devam ediyoruz.

Genel

ICCI Fuarı’nda enerji sektörüne yenilenebilir enerji müjdesi

Yayın tarihi:

-

Yazar

ICCI Uluslararası Enerji ve Çevre Fuar ve Konferansı’nın açılışını gerçekleştiren TBMM Sanayi, Ticaret, Enerji, Tabii Kaynaklar, Bilgi ve Teknoloji Komisyonu Sözcüsü Prof. Dr. Cevahir Uzkurt, yenilenebilir enerji ile ilgili müjde verdi.  Prof. Dr. Cevahir Uzkurt, “Komisyonumuz ve hükumetimiz yenilenebilir enerji alanında ülkemizin ve sektörün önünü açacak, ülkemizi güçlendirecek adımları atmaya devam ediyor. Maden ve enerji kanunlarında değişiklikleri kapsayan kanun teklifimiz komisyondan geçti ve genel kurulda görüşmelere başlanacak. Meclisimizin onayıyla teklifimiz yasalaşacak ve bu sayede enerji sektörümüzün önünü açmış olacağız” dedi.

T.C. Enerji ve Tabii Kaynaklar Bakanlığı ve EPDK’nın desteği ile TG Expo tarafından gerçekleştirilen ICCI – Uluslararası Enerji ve Çevre Fuarı ve Konferansı’nın açılışı Türkiye Büyük Millet Meclisi Sanayi, Ticaret, Enerji, Tabii Kaynaklar, Bilgi Ve Teknoloji Komisyonu Prof. Dr. Cevahir Uzkurt, İstanbul Sanayi Odası Enerji Grup Başkanı Rıdvan Mertöz, KOJENTÜRK Derneği Yönetim Kurulu Başkanı Yavuz Aydın, ENSİA – Enerji Sanayicileri ve İş İnsanları Derneği Yönetim Kurulu Başkanı Alper Kalaycı ve KBSD – Kazan ve Basınçlı Kap Sanayicileri Derneği Yönetim Kurulu Başkanı Hamdi Hoplamaz’ın katılımı ile gerçekleştirildi. 3 gün boyunca 10.000 metrekarelik alanda küresel enerji piyasasının kalbinin atacağı fuar, 200’e yakın firma ve 8 bini yurt dışından olmak üzere toplamda 20 binden fazla ziyaretçiye ev sahipliği yapacak. ICCI bu yıl ilk kez eş zamanlı gerçekleşecek Electricity Eurasia – Elektrik ve Elektrik Ekipmanları Fuarı’na da sahne oluyor.

Enerji sektörüne yeni kanun teklifi müjdesi

Fuarın açılışında konuşan TBMM Sanayi, Ticaret, Enerji, Tabii Kaynaklar, Bilgi Ve Teknoloji Komisyonu Prof. Dr. Cevahir Uzkurt, “TBMM komisyonumuz ve hükumetimiz yenilenebilir enerji alanında ülkemizin ve sektörün önünü açacak ve ülkemizi güçlendirecek çabaların içerisindedir. Yakın zamanda komisyonumuza gelen özellikle maden ve enerji kanunlarındaki değişiklikleri kanun teklifi ilgili komisyonumuzdan geçti. Gerekli tartışmalar yapıldı. Komisyon üyelerimiz katkılarını verdi Ve genel kurulun gündemine hazır hale getirildi. Genel kurulda özellikle yenilenebilir enerjiyle ilgili bazı kanuni düzen içeren kanun teklifi görüşülmelerine başlanacak. Ümit ediyorum ki; değerli milletvekillerimizin, meclisimizin onayla da bu teklif yasalaşacak. Bu da özellikle ülkemizin siz değerli sektör temsilcilerimizin önünü açmak üzere ülkemize sağlamak üzere bu kanun teklifi de yasalaşmış olacak diye ümit ediyorum” şeklinde konuştu.

Enerji verimliliğinde başarının formülü her kademede “farkındalık”

Son yılların en kritik konularından birisinin yenilenebilir enerji olduğuna dikkat çeken Prof. Dr. Cevahir Uzkurt, “Bu alanda atılan adımlar ve yaşanan gelişmeler hem ülkelerin güçlenmesi hem de sektör oyuncularının daha rekabetçi haline gelmelerinde şüphesiz önemli bir rol oynuyor. Bu gelişmelerin bir sonucu olarak da rüzgar ve güneş gibi yenilenebilir enerji kurulumu ve kurulu gücünün diğer konvansiyon termik kurulu güce göre daha fazla olduğunu görüyoruz. TBMM komisyonu olarak bunun farkındayız ve bu farkındalığın da bir gereği olarak ilgili komisyonumuz ve hükümetimizin bu alanda ülkemizin ve sektörün önünü açacak çaba sarf ediyoruz” şeklinde konuştu. Özellikle bu tür fuar ve konferanslarda yapılan tartışmalar ve beraberinde sektöre ilişkin ortaya çıkan fikirlerin yasama ve yürütme için son derece kıymetli olduğuna dikkat çeken Prof. Dr. Cevahir Uzkurt, “Fakat özellikle enerji verimliliği konusunda hükümet ve ilgili bakanlıklar her ne kadar destek verirse versin toplumda ve sanayicilerimizde bu konularda gerekli eğitim, farkındalık ve bilinç oluşmadığı takdirde çabaların yeterli şekilde amacına ulaşması mümkün olmaz” dedi.

“Fuarımızın varlığı en büyük kazançlarımızdan biri”

TG Expo Genel Müdürü Cem Şenel de açılış konuşmasında, “1994 yılında İstanbul’da bir Kojenerasyon Semineri ile başladığımız yolculuğumuz, kısa sürede ülkemizin enerji sektöründeki hızlı gelişme ve enerji camiasının yoğun ilgisiyle 1999 yılında ICCI (International Cogeneration Conference of Istanbul) adı altında bir Enerji ve Çevre Fuarı ve Konferansı kimliğine evrildi. Dünya enerji piyasasının jeopolitik açıdan belki de en sıcak ve hareketli coğrafyasında yer alan bir ülke olarak ICCI Uluslararası Enerji ve Çevre Fuar ve Konferansı’nın varlığı en büyük kazançlarımızdan biri. Fuar sayesinde oluşturduğumuz verimli, etkin, saygın ve kaliteli bir iletişim ve etkinlik platformu ile bu büyüme ve gelişme sürecine 30 yıla yakın süredir tanıklık ediyor, gelecekte de sürdürmek üzere yoğun çaba gösteriyoruz. Sürdürülebilirliği odak noktasına aldığımız fuarımızda enerji verimliliği, yenilenebilir enerji, akıllı şebekeler, temiz teknolojiler ve çevre yönetimi gibi konularda güncel gelişmeler öne çıkacağı için bu yılın teması olarak ‘Enerjinin Geleceğini Keşfet’ diyeceğiz” dedi.

“Yenilenebilir enerjiyi fırsat olarak yakalayanlar avantajını görecek”

Enerjide baş döndüren dönüşümlerin yaşandığı son yıllarda fuarın günceli yakalamak ve geleceğe yönelik projeksiyonlara ışık tutmak için kritik öneme sahip olduğunu belirten KOJENTÜRK Derneği Yönetim Kurulu Başkanı Yavuz Aydın ise, açılışta “İklim değişikliğini yavaşlatmak ve toplumları daha temiz bir ortamda yaşatma çabaları, enerjide fosil kaynaklardan yenilenebilir enerji tüketiminin daha yüksek düzeylere geçişini zorunlu kılıyor. Enerji tüketiminin daha da artış gösterdiği günümüzde elektriğin üretildiği kaynaklar daha önemli hale geliyor. Bugün enerji yatırımlarında özellikle finansmana erişimin zor ve yüksek maliyeti nedeniyle hedeflenen yıllık büyümenin biraz gerisinde kaldığını görüyoruz. O yüzden bu dönemi geleceğe yönelik hazırlık ve planlamaların yapılması için bir fırsat olarak gören ve değerlendirenler hızlı dönüşümde bunun avantajlarını yakalayacak” diye konuştu.

Devamını oku

Genel

Kamu Görevini Engelleyenler 5 Yıla Kadar Hapis cezası alabilir

Yayın tarihi:

-

Yazar

Dicle Elektrik Uzun Yıllar Borcunu Ödemeyip Şiddete Başvuranları Mektupla Uyardı;

Dicle Elektrik, dağıtım bölgesinde 27 milyar TL’yi aşan elektrik borcunu uzun süredir ödemeyen ve bununla birlikte görevlilerin çalışmalarını engelleyenlere karşı hukuk mücadelesi vermeyi sürdürüyor. Sorumluluk bölgesinde yer alan 6 ilde kamu hizmeti yürüten dağıtım şirketi, başta Şanlıurfa ve Mardin olmak üzere borçlu sulama abonelerini bu kez engellemelerden dolayı 5 yıla kadar hapis cezası ile karşı karşıya kalabilecekleri konusunda uyardı.

Güneydoğu Anadolu Bölgesi’nin 6 ilinde elektrik dağıtım hizmeti veren Dicle Elektrik’ten, başta Şanlıurfa ve Mardin’deki çiftçilerin 27 milyar TL’yi aşan elektrik borçlarının ödenmemesiyle ilgili olarak yeni bir açıklama yapıldı. Tarım sezonu öncesi “borcunu ödemeyene elektrik verilmeyecek” uyarısında bulunan Dicle Elektrik, borçlu abonelere bir mektupla önemli yeni uyarılarda bulundu. Mektupta mevzuat gereği elektriği kesilecek olan ancak bu kesintiye kaba kuvvetle karşı koyacak olan abonelerin, TCK’nın ‘Kamu Hizmetlerinden Yararlanma Hakkının Engellenmesine’ dair 113’ncü maddesi uyarınca 5 yıla kadar hapis cezası alabileceği duyuruldu.

İadeli taahhütlü mektupla uyarıldılar
Elektrik borcu bulunan, uzun süredir borcunu ödemeyen ve mevzuat gereği elektriğini kesmeye gelen görevlileri engelleyenlere yönelik gönderilen bu kritik uyarı, her bir borçlu aboneye özel olarak iadeli taahhütlü mektupla yapıldı.

Kamu görevini engelleyene 5 yıla kadar hapis
Aynı mektupta, görevlilere dönük yapılacak her türlü engellemenin TCK’nın 113’ncü maddesinde yer alan ‘Kamu Hizmetlerinden Yararlanma Hakkının Engellenmesi Suçunu’ kapsadığına yer verilerek, çalışmaları cebir veya tehdit kullanılarak ya da hukuka aykırı başka bir davranışla engelleyenlerin, 5 yıla kadar hapis cezası ile karşı karşıya kalabileceği kaydedildi.

18 bin çiftçinin 27 milyar TL borcu var
Dicle Elektrik, bölgede 18 bin tarımsal sulama abonesinin elektrik borcunun 27 milyar TL’yi aştığını açıklamıştı. Söz konusu borcun 15.5 milyar TL’sinin Şanlıurfa’daki 13.000 aboneye, 9.5 milyar TL’sinin Mardin’deki 5.000 aboneye, geri kalanın ise Diyarbakır, Batman, Şırnak ve Siirt’teki tarımsal sulama abonelerine ait olduğunu duyurulmuştu.

Dicle Elektrik tarafından abonelere iadeli taahhütlü olarak gönderilen kişiye özel mektuplarda şu ifadeler yer alıyor:

‘’ Sayın abonemiz;
… tesisat numaralı aboneliğinize ait muaccel olan ………… faturalı borçlara ilişkin olarak ekiplerimiz tarafından 18.03.2024 tarihinde Elektrik Piyasası Tüketici Yönetmeliği‘nin Zamanında Ödenmeyen Borçlar başlıklı 35. Maddesi hükümleri uyarıca kesme işlemi için aboneliğinizin bulunduğu sayaca gelinmiş ancak tarafınızca mukavemet gösterilmesi sebebiyle kesme işlemi gerçekleştirilememiştir. Aynı tesisat ve borca ilişkin ekiplerimiz tarafından tekrar kesme işlemi uygulanacak olup, tarafınızca mukavemet gösterilmesi halinde hakkınızda TCK 113 uyarınca Cumhuriyet Başsavcılığı aracılığı ile suç duyurunda bulunacağımız konusunda tarafınıza ihtarda bulunulmuştur.’’

Devamını oku

Bilgi Kaynakları

Enerji sektörü zorluklara rağmen teknoloji yatırımlarını sürdürmeye kararlı

Yayın tarihi:

-

Yazar

Enerji sektörü zorluklara rağmen teknoloji yatırımlarını sürdürmeye kararlı

Enerji sektörünün büyüme için teknoloji yatırımlarına önem verdiğini ortaya koyan KPMG’nin “Küresel Teknoloji Raporu 2023: Enerji Sektörü Görünümü” araştırmasına göre enerji sektörü yöneticilerinin yüzde 72’si siber güvenliği de içeren dijital dönüşüm çalışmalarının son 24 ayda kârlılığı ve performansı artırdığını belirtti. Bu oranın diğer sektörlerin ortalamasından 12 puan daha fazla olması da dikkat çekti.

KPMG’nin 16 ülke ve dokuz sektörden 2.100 yöneticiyle yaptığı ankete dayanan yeni “Küresel Teknoloji Raporu 2023: Enerji Sektörü Görünümü” araştırması enerji şirketlerinin teknolojileri pazarlarındaki zorlukların üstesinden gelmek için kullanabilecekleri bir can simidi olarak gördüklerini ortaya çıkardı. Anket, enerji sektörünün pazardaki zorluklara rağmen teknoloji yatırımlarını sürdürmeye kararlı olduğunu ortaya koydu.

Ankete göre enerji sektörü katılımcıların yüzde 61’i düzenleme ve güvenliği dijital dönüşümün “ana tetikleyicisi” olarak görüyor. Yüzde 80’i teknoloji biriminin yeni teknolojilerin potansiyelini yönetim kuruluna daha iyi anlatması gerektiğini söylüyor. Yüzde 39’u yetenek eksikliğini dönüşümün ilerlemesinin önündeki en olası engel olarak görüyor. Yüzde 84’ü kurumlarının mevcut teknolojiyi kullanarak ESG (çevresel, sosyal, yönetişim) taahhütlerini ilerletebileceğinden emin. Yüzde 85’i ise mevcut teknoloji yapılarını kullanarak verimliliklerini artırabileceklerini ve maliyetleri azaltabileceklerini ifade ediyor.

Sektör aynı zamanda teknoloji inovasyonuna bağlı risklerin de farkında. Araştırmaya göre, enerji sektöründen katılımcılar; güven, güvenlik, gizlilik ve esnekliği teknolojik çözümlerine entegre etme konusunda kurumlarının daha proaktif olması gerektiğini tüm sektörlerin ortalamasından 8 puan daha fazla belirtiyor. Ancak sektör, ilerlemenin önünde engellerle de karşılaşıyor. Örneğin araştırma, enerji sektörünün yapay zekâ (AI) uzmanlığı eksikliğinin inovasyon yapma ve rekabetçi kalma kabiliyetlerini etkileyebileceğini söyleyenlerin diğerlerine göre daha yüksek olduğunu da ortaya koyuyor.

 Güvenlik endişeleri gündemin ilk sırasında

Hem düzenleyici kurumlar hem de tüketiciler enerji şirketlerini yakından izlediklerinden araştırmaya katılan enerji yöneticileri düzenleyici yükümlülükler ve güvenlik endişelerini dijital dönüşümlerinin en önemli tetikleyicileri olarak görüyor. Ayrıca, daha güçlü veri gizliliği veya siber güvenliğin hayata geçirdikleri dijital dönüşüm projeleri üzerinde en etkili kullanıcı beklentileri olduğunu da söylüyorlar. Enerji yöneticilerinin yüzde 72’sine göre, siber güvenliği içeren dijital dönüşüm çalışmaları son 24 ayda kârlılığı ve performansı artırdı, bu oran tüm sektörlerin ortalamasından 12 puan daha fazla.

 İş güçlerinin oluşturulmasına yardımcı olan teknoloji altyapılarına güveniyorlar

Araştırmaya göre enerji sektörü stratejik teknoloji yatırımının gücüne inanıyor, ancak dijital dönüşüm hedeflerini hayata geçirebilecek yeteneklere erişmeye odaklanmaları gerekiyor. KPMG tarafından hazırlanan 2023 Küresel Enerji CEO Görünümü raporu, enerji şirketlerinin yüzde 52’sinin (2022’ye göre 7 puanlık bir artış) yeteneklerini geliştirmek için çalışanlarına daha fazla yatırım yapmak istediğini ortaya koyuyor. Enerji sektöründen katılımcıların çoğu, iş güçlerinin bugüne kadar oluşturulmasına yardımcı olan teknoloji altyapılarının kabiliyetlerine güveniyor ve bazı durumlarda bu güvenleri diğer sektörlerin de ortalamasını aşıyor.

“Sektör geniş resmi göz önünde bulundurarak teknoloji yatırımlarını yapıyor”

KPMG Türkiye Enerji Sektörü Lideri Hakan Demirelli konuyla ilgili şunları söyledi: “Devam eden jeopolitik gerilimlerin, üretken yapay zekânın hızlı yükselişinin ve küresel ekonomik belirsizlik ortamının en çok etkilediği sektörden birisi enerji sektörü. Bu nedenle sektörde faaliyet gösteren şirketler geniş resmi göz önünde bulundurarak teknoloji yatırımları da yapmaya kararlı olduklarını bu anketimizde gösterdi. Bu yatırımlar, enerji şirketlerinin yenilikçi teknolojileri iyi bir şekilde kullanmasına olanak sağlıyor. Örneğin anketimiz enerji sektörünün, son 24 ayda şirketlerinin kârlılığını veya performansını artırmak için düşük kodlu/kodsuz platformları kullanma olasılığı en yüksek sektörlerden biri olduğunu ortaya çıkardı. Sektörün dijital dönüşüm projelerindeki başarısı ise doğru danışmanlık hizmetleri almaktan geçiyor. KPMG olarak biz de dijital dönüşüm alanındaki derin ve kapsamlı uzmanlığımız ile sektördeki şirketlerin uygun çözümleri başarılı bir şekilde kullanmalarına, inovasyonu artırmalarına ve daha geniş bir dijital dönüşüme başlamalarına yardımcı oluyoruz.”

Devamını oku

Trendler