Connect with us

Bilgi Kaynakları

Garanti BBVA, Türkiye’nin en büyük rüzgâr santraline finansman sağladı

Published

on

Garanti BBVA, Polat Enerji ile 48MW’lık Soma 4 Rüzgâr Enerji Santrali projesi için toplam 44 milyon ABD doları tutarında kredi sözleşmesi imzaladı.

Türkiye’nin en büyük rüzgâr santrali olacak bu projenin finansmanında, Türkiye’de ve dünyada ilk kez gerçekleştirilen “Gender Loan” (Cinsiyet Eşitliği Kredisi) yapısı kuruldu. Buna göre Gender Loan kapsamında her yıl yapılacak değerlendirmede, projenin performansı iyileşirse kredi vadesi boyunca hem nakdi kredi faizinde hem de gayri nakdi kredi komisyonunda düşüş gerçekleşecek.

Yıllardır sorumlu bankacılık anlayışıyla topluma değer katmak için birçok projeye katkıda bulunan Garanti BBVA, gelişmekte olan piyasalarda bir özel bankanın ihraç ettiği ilk Gender Bond’dan (Kadın girişimcilerin kullanımına yönelik Sosyal Bono) sonra; şimdi de Türkiye’de ilk kez kullanılan Gender Loan (Cinsiyet Eşitliği Kredisi) yapısını hayata geçirdi.

Polat Enerji ile 48MW Soma 4 Rüzgâr Enerji Santrali projesi için imzalanan kredi sözleşmesi kapsamında ilk kez kullanılan Gender Loan, sürdürülebilir finansman; iklim değişikliği ve cinsiyet eşitliği gibi konularda Garanti BBVA’nın aldığı inisiyatiflere bir yenisini daha ekledi. Toplam tutarı 44 milyon ABD doları olan kredinin 8 yıl vadeli nakdi kısmı 21,4 milyon ABD doları, 11,5 yıl vadeli gayri nakdi kısmı ise 22,6 milyon ABD doları tutarına sahip.

Sunduğu yenilikçi ürün ve hizmetlerle öncü ve lider pozisyonunu korumaya devam eden Garanti BBVA, Gender Bond’dan sonra Gender Loan ile bu ürünlere bir yenisini daha ekledi. Ürün kapsamında Garanti BBVA ekipleri tarafından Polat Enerji’nin yıllık olarak cinsiyet eşitliği alanındaki performansı uluslararası normlara göre puanlanacak. İlk değerlendirme ile alınacak olan puan; baz kabul edilecek. Sonraki değerlendirmelerde firma; bu baz puanın üstüne çıkarsa nakdi kredi faizinde ve gayri nakdi komisyon ücretinde indirime gidilecek. Böylelikle cinsiyet eşitliği konusunda iyi performans sergileyen firmalar ödüllendirilerek; diğer firmaların da bu alandaki performanslarını geliştirmeleri için teşvik sağlanacak.

Kriterler arasında doğum sonrası işe dönüş programları, yeni işe alımlarda eşitlik prensibi gözetilmesi, tedarik zincirinde kadın hâkim ortaklı işletmelere öncelik verilmesi, kadın erkek maaş oranı, tacizi engelleme politikası ve kadınlara yönelik bilinçsiz oluşan olumsuz önyargıyı yenme konusunda eğitimler gibi aksiyonlar bulunuyor.

Garanti BBVA’nın kendi geliştirdiği metodolojiye göre hesaplanacak puan; Polat Enerji’nin değer zinciri boyunca cinsiyet eşitliği performansını ortaya koyacak. Garanti BBVA, kendi İnsan Kaynakları ekibiyle Polat Enerji’ye ihtiyaç duyması halinde bu programların geliştirilmesi konusunda destek sağlayacak. Polat Enerji Strateji Başkanı Alkım Bağ; konuya ilişkin açıklamasında şunları belirtti: “Polat Enerji olarak insan kaynağımızda farklı bakış açıları ve yeteneklerden faydalanabilmek ve başarımızı sürdürmek için cinsiyet eşitliğini her zaman önemli bir konu olarak gördük.Mevcut organizasyon yapımızda da kadınların kayda değer bir temsili var. Ülkemiz için çok yeni bir finansman yöntemi olmasına rağmen; Gender Loan yapısının yönetim kadromuzun ve finans ekibimizin mevcut vizyonuyla gayet uyumlu olduğunu gördük. Performansımızı daha da ileri seviyelere taşımamız için bizleri cesaretlendiren bu kredi yapısından faydalanan Türkiye’de ilk şirket olmaktan gurur duyuyoruz.”

Türkiye’de ilk ve tek olan Gender Loan’ı uygulamaya koymasıyla ilgili konuşan Garanti BBVA Genel Müdür Yardımcısı Ebru Dildar Edin ise şunları belirtti:

“GarantiBBVA olarak cinsiyet eşitliğinin her şeyden önce bir insan hakları meselesi olduğuna inanıyoruz. Gerek insan haklarına saygılı ve adil bir toplum; gerekse daha iyi bir ekonomi için kadınların öneminin anlaşılması gerekiyor. Tüm dünya genelinde kadın-erkek işgücüne katılım oranının %50’ye ulaşması dünya ekonomisinin %26 büyümesi anlamına geliyor. Türkiye’de mevcut durumda kadınların istihdam oranı erkeklerin yarısından daha az. Türkiye olarak kadınların işgücüne katılımını destekleyecek güçlü politikalarla OECD ortalaması olan %63’e ulaşabilirsek; Türkiye’nin gayrisafi yurt içi hasılası 2025’te %20 artma potansiyeline sahip. Bu da ortalama 200-250 milyar dolarlık bir artış demek. Kalkınma ve bireysel ekonomik gelişim olarak baktığımızda; bu rakam 2025 yılı için kişi başı milli gelirde yaklaşık 2.300-2.900 dolarlık artışa denk geliyor. Ayrıca şirketlerin kullanmadığı ciddi bir yetenek havuzu söz konusu. Türkiye’de eğitimli kesimin %45-50 arası kadın.

Buna karşın, finans sektörünü ayrı tuttuğumuzda lider şirketlerde bile kadın temsil oranı %30’u geçmiyor. Burada hem devletimize hem de özel sektöre gerçekten çok önemli görevler düşüyor. Gender Loan sayesinde şirketler, cinsiyet eşitliğinde atacakları adımlarla daha uygun koşullarda finansman sağlama imkânı elde edecek. Garanti BBVA olarak, bugüne kadar kadınların ekonomiye aktif katılımı konusunda hem bankamızda hem de müşterilerimize yönelik birçok çalışma ve ilki gerçekleştirdik. Üst üste üç kez Bloomberg Cinsiyet Eşitliği Endeksi’nde yer almanın gururunu yaşadık. Bilindiği üzere Garanti BBVA; Birleşmiş Milletler Kadının Güçlenmesi Prensipleri’ni (WEPs) Türkiye’den imzalayan ilk banka.

Bununla birlikte, 2015 yılında kurduğumuz Cinsiyet Eşitliği Komitesi; üst yönetimdeki kadın oranını artırmak için kurduğumuz Kadın Yöneticiler Programı; Aile İçi Şiddet Platformumuz; annelik deneyimi projemiz; mentörlük programımız; adil ücretlendirme politikamız; bilinçaltı önyargıya ve eşitliğe yönelik eğitimlerimiz ve tabii ki ekonomik ve toplumsal kalkınma için kadının güçlenmesi prensibini temel alan bütünsel kadın girişimcilik programımız gibi uygulamalarla birçok öncü adım attık. Etkimizi gün geçtikçe daha geniş bir alana taşıyan bu çalışmalarımız sayesinde hem Garanti BBVA içinde hem de dışında kadınların iş yaşamı ve karar süreçlerinde daha aktif yer almasına ve böylece şirketlere ve ekonomiye katkıda bulunmasına destek verdik.” (Kaynak: finansgundem.com)

Endüstri dünyasındaki gelişmeleri takip edin. Neleri size ulaştırmamızı istersiniz? Şimdi kayıt olun.

  E-Bülten'e kayıt olun
E-Posta:
 

Türkiye'nin alanında en özel yayınlara sahip medya grubu MONETA'nın sektörel dergi ve portallarının yönetimine katkıda bulunmaktayım. MONETA bünyesinde yeni nesil yayıncılık anlayışıyla içerik yönetimini geliştirmeye devam ediyoruz.

Continue Reading
Click to comment

Leave a Reply

E-posta hesabınız yayımlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir

Bilgi Kaynakları

Deniz üstü rüzgar enerjisi saha geliştirme çalışmaları kapsamında çevresel analiz yapılacak

Published

on

By

Enerji ve Tabii Kaynaklar Bakanlığı, deniz üstü rüzgar enerjisinde çevresel etki analizi için danışmanlık hizmeti alacağını duyurdu. Danışmanlık hizmeti; çevresel ve sosyal kısıt analizi, kuş göçü, deniz biyoçeşitliliği araştırmalarını ve diğer teknik raporları içeriyor.

2023 yılının başında açıkladığı 2035 yılına kadar olan dönemi kapsayan Ulusal Enerji Planı’nda 5 GW deniz üstü rüzgar enerjisi hedefini açıklayan Enerji ve Tabii Kaynaklar Bakanlığı, ilgili adımlarını hızlandırıyor. Türkiye’deki deniz üstü rüzgar enerjisi saha geliştirme çalışmaları kapsamında çevresel ve sosyal kısıt analizi için danışmanlık hizmeti alacağını duyuran Enerji ve Tabii Kaynaklar Bakanlığı’nın konuyla ilişkin ilanı Resmi Gazete’de yayımlandı.

Kara göre, Avrupa Birliği (AB) Katılım Öncesi Yardım Aracı (IPA) Enerji Sektör Programı Faz 4 Projesi kapsamında, Türkiye’deki deniz üstü rüzgar enerjisi saha geliştirme çalışmalarına yönelik çevresel ve sosyal kısıt analizi için danışmanlık hizmeti alınacak.

Enerji ve Tabii Kaynaklar Bakanlığı’nın alacağı danışmanlık hizmeti; belirli alanlarda çevresel ve sosyal kısıt analizinin yürütülmesini, kuş göçü, deniz biyoçeşitliliği araştırmalarını ve diğer ilgili teknik raporların hazırlanmasını içerecek.

Konuyla ilgili daha detaylı bilgi, Enerji ve Tabii Kaynaklar Bakanlığı Dış İlişkiler Genel Müdürlüğü Yabancı Sermaye Koordinasyon Dairesi Başkanlığı Proje Uygulama Birimi’nden alınabilecek.

Endüstri dünyasındaki gelişmeleri takip edin. Neleri size ulaştırmamızı istersiniz? Şimdi kayıt olun.

  E-Bülten'e kayıt olun
E-Posta:
 
Continue Reading

Bilgi Kaynakları

Deniz üstü rüzgarın çatı kuruluşu DÜRED, 2 yaşında

Published

on

By

Deniz üstü rüzgar enerjisinde farkındalık yaratmak için 2021 yılında kurulan ve geride kalan süreç boyunca birçok çalışmaya imza atan Denizüstü Rüzgar Enerjisi Derneği (DÜRED), kuruluşunun 2. yılını kutladı.

Türkiye’de deniz üstü rüzgar santrali yatırımlarının yapılması, geliştirilmesi, denizcilik ve enerji sektörünün bir araya getirilmesi, iş birliklerinin koordine edilmesi amacıyla 2021’in Nisan ayında kurulan Denizüstü Rüzgar Enerjisi Derneği (DÜRED), sektörle ilgili hem sivil toplum faaliyetlerinin etkinleştirilmesi ve geliştirilmesinde hem de kamu kurumları ve üniversiteler ile çalışmalar yürütülmesinde birçok projeye imza attı. Türkiye’nin deniz üstü rüzgar enerjisi kaynaklarının potansiyelini ortaya koymak, deniz üstü rüzgar enerji kullanımı ve sanayisinin gelişimini sağlamak, sektörün gelişmesi ve mevzuatın oluşturulmasına katkıda bulunmak gibi ana hedefleri olan DÜRED, büyük bir özveriyle yürüttüğü çalışmalarıyla sadece ülkemizde değil, civar ülkelerde de ciddi bir farkındalık yaratarak kamuoyu oluşturdu.

Geçtiğimiz günlerde 2. yılını kutlayan ve konuyla ilgili bir açıklama yayınlayan DÜRED, dünyada hızlı bir şekilde büyüme kaydeden deniz üstü rüzgar enerjisiyle ilgili Türkiye’de yapılması gereken birçok konu bulunduğu; derneğin bu doğrultudaki çalışmalarına devam edeceğini vurguladı.

Kurulduğu 2 yıl içerisinde; 41 adet online eğitici teknik webinar düzenleme, ülkemizde düzenlenen 22 fuar/konferans/sempozyuma konuşmacı olarak katılım sağlama, 6 yurt dışı etkinliğe katılma, birçok üniversite ve platformda konuşmacı olarak yer alma, Ankara’da kamu kurumlarına özel çalıştay düzenlenme, kamu kurum ziyaretleri gibi deniz üstü rüzgar enerjisinde farkındalık oluşturacak çalışmalar düzenleyen DÜRED, ulusal ve uluslararası düzeyde pek çok başarılı projeye de imza attı.

Derneğin imza attığı bu çalışmalar arasında;

Denizüstü Rüzgar Enerjisi Derneği İktisadi İşletmesi’nin kurulması,

• Bölgede bir ilk olma özelliği taşıyan Marentech Deniz Enerji Teknolojileri Fuarı ve Konferansı’nın İzmir’de düzenlenmesi,

• Karadeniz Ülkeleri Denizüstü Rüzgar Enerjisi Federasyonu kurulumu çalışmaları,

• AB Black Sea Floating Wind Turbine (BLOW) Projesi’nde yer alma,

• Ülkemizde Denizüstü Rüzgar Enerjisi Eğitim, Ar-Ge ve Test Merkezi kurulumu çalışmaları,

• Enerji ve Tabii Kaynaklar Bakanlığı Ulusal Enerji Planı’nda 5 GW hedef konulması çalışmaları,

• Dünya Bankası tarafından hazırlanan “Offshore Wind Development

Endüstri dünyasındaki gelişmeleri takip edin. Neleri size ulaştırmamızı istersiniz? Şimdi kayıt olun.

  E-Bülten'e kayıt olun
E-Posta:
 
Continue Reading

Bilgi Kaynakları

2022’de rüzgar türbinlerinin devreye alınması %15 düşerek 86 GW’a geriledi

Published

on

By

Araştırma şirketi BloombergNEF, yayımladığı yeni raporunda rüzgar türbinlerinin devreye alınmasında %15 düşüş yaşandığını açıkladı. BNEF’in raporuna göre proje geliştirmeyi etkileyen tedarik zincirindeki kısıtlamalar ve belirsizlikler, 2022 yılında rüzgar türbinlerinin devreye alınmasında %15’lik bir düşüş meydana getirdi, yıllık kurulum 86 GW’ta kaldı.

Küresel emtia piyasaları ve düşük karbonlu bir ekonomiye geçişi sağlayan trendler hakkında stratejik bir araştırma ve analiz sağlayıcısı olan BloombergNEF (BNEF), raporunda yeni eklenen rüzgar kapasitesinde iki yıl devam eden rekorlardan sonra, 2022 yılında %15’lik bir düşüş meydana geldiğini açıkladı. Dünyanın en büyük iki piyasası olan ABD ve Çin’de yer alan kurulumlardaki büyümenin durmasıyla beraber, 2022 yılında global olarak rüzgar türbinlerinde 86 GW kapasitenin hayata geçirildiği bilgisine yer verilen BNEF 2023 Küresel Rüzgar Türbini Payları Raporu’nda; yeni rüzgar santrallerinde kara oranının %89 ile çoğunluktayken, devreye alınan yeni deniz üstü türbin kapasitesinin ise, 2021’e göre %46 oranında düşüşle 9,1 GW’a indiği açıklandı. Raporda yer alan bilgilerle ilgili kendi görüşünü aktaran BloombergNEF Rüzgar Analisti Cristian Dinca, “Alarmların çalıyor olması gerekir. Dünyanın dört bir yanındaki hükümetler karbonsuzlaşmaya olan ilgilerini artırırken, kapasitedeki artışlar yavaşlıyor” dedi.

Küresel rüzgar türbini tedarikindeki markaların durumuna da yer verilen raporda, Goldwind’in Vestas’ı burun farkıyla geçip üst sıraya yerleştiği bilgisi yer aldı. Firma geçen yıl projelere 12.7 GW katkıda bulundu, bunun %90’ı kendi piyasasındaydı. Dani- marka merkezli Vestas 2022 yılında toplam 12.3 GW kapasiteyi devreye aldı. Bu rakamla da ABD merkezli rakibi GE’yi 3 GW geride bıraktı. Raporda yer alan verilere göre ilk üç sıranın Çin, Avrupa ve ABD merkezli firmalar tarafından paylaştığı görülürken; Çin merkezli başka bir üretici olan Envision dördüncü, Siemens Gamesa ve Mingyang beşinci sırada yer aldı. Rakamlar BNEF’in global rüzgar projesi veri tabanına ve sektöre ilişkin gelişmiş bilgi akışına göre belirlendi.

Deniz üstündeki düşüş, İngiltere ile kısmen dengelendi

Deniz üstü rüzgardaki kurulumların Çin’in denizdeki projelere verdiği ulusal güvence priminin sona ermesini takip eden 2022’de

hızla düştüğüne dikkat çekilen raporda; düşüşün, 3 GW’den fazla deniz üstü rüzgar kapasitesini ilk defa devreye alan İngiltere ile kısmen dengelendiği bilgisine yer verildi. Deniz üstü rüzgardaki sıralamada Vestas’ın, Çinli Shanghai Electric’in önünde birinciliği garantilemesinden Avrupalı üreticiler istifade ederken, Mingyang da üçüncü sıraya yerleşti. Raporda deniz üstü rüzgar enerjisinin durumunu değerlendiren BloombergNEF Rüzgar Araştırma Başkanı Oliver Metcalfe, “Deniz üstü rüzgar kapasitesinde meydana gelen düşüşün kısa ömürlü olmasını bekliyoruz. Almanya ve Hollanda 2023’te yeniden büyük projelere imza atarken, sektör Fransa ve Tayvan gibi daha yeni pazarlara da girerek yükselme yaşayacak” ifadelerini kullandı.

Çin, 49 GW ile yeni kapasitesinin yarısından fazlasını karşıladı

Geçen yıl Çin’de yeni eklenen 49 GW yeni rüzgar kapasitesi belirleyen BNEF, bu bilginin rüzgarda küresel olarak yeni eklenen kapasitenin yarısından fazlasını Çin’in karşıladığı anlamına geldiğini açıkladı. Çin merkezli 6 türbin üreticisi, BNEF’in küresel sıralamasında ilk 10’a girerken; raporda yeni rüzgar santrali inşasında ikinci büyük pazar olma niteliğini koruyan ABD’de, yeni eklenen kapasitelerin 2022’de 4 GW’den daha fazla düştüğü açıkladı.

Raporda genel bir değerlendirme yapan BloombergNEF Rüzgar Araştırma Başkanı Metcalfe, “Rüzgar projelerine yönelik vergi teşviklerinin uzatılmasına ilişkin ortaya çıkan belirsizlik, ABD rüzgar endüstrisini iki yıl boyunca engelledi. Geçen yıl Enflasyon Düşürme Yasası’nın (IRA) kabul edilmesiyle bu durum değişti. IRA’daki teşviklerin şu andan 2030’a kadar kümülatif 135 GW’lık yeni rüzgar kapasitesi sağlamaya yardımcı olacağını ve hükümetlerin net sıfır emisyonu hedeflerken oynamaları muhtemel ve oynamaları gereken rolü sahneye koymalarına destek olacağını düşünüyoruz” açıklamasında bulundu.

Endüstri dünyasındaki gelişmeleri takip edin. Neleri size ulaştırmamızı istersiniz? Şimdi kayıt olun.

  E-Bülten'e kayıt olun
E-Posta:
 
Continue Reading

Trendler

Copyright © 2011-2018 Moneta Tanıtım Organizasyon Reklamcılık Yayıncılık Tic. Ltd. Şti. - Canan Business Küçükbakkalköy Mah. Kocasinan Cad. Selvili Sokak No:4 Kat:12 Daire:78 Ataşehir İstanbul - T:0850 885 05 01 - info@monetatanitim.com