Connect with us

Genel

Enercon ile rüzgar enerjisinde yeni ufuklar

Yayın tarihi:

-

 

Değerli Rüzgar Enerjisi Dergisi okurları, bu sayımızda sizler için Dünya’nın önemli Türbin imalatçılarından ENERCON’ un Türkiye Genel Müdürü Sn. Arif GÜNYAR beyle sektöre yönelik gelişmeleri değerlendirdiğimiz önemli bir röportaj gerçekleştirdik. Keyifle okumanızı dileriz.

 

Enercon hakkında bilgi verir misiniz? 

Enercon, 1984 yılında Almanya´nın Aurich kentinde kurulmuş olan rüzgar enerjisi türbini üreticisidir. Şirketin merkezi halen bu kentte bulunup dünya genelinde toplam  20 bin çalışanı bulunmaktadır. Özellikle ‘direct drive’ türbin teknolojisinde öncü ve lider olan şirketimiz 1, 2, 3 ve 4 MW anma gücünde yüksek ve düşük rüzgar hızlarına (IEC 1-3 rüzgar sınıfı) uygun olan türbin platformları ve modellerinin yanısıra 7,58 MW anma gücündeki bir türbin modeli ile birlikte geniş bir türbin portföyüne sahiptir. Dünya rüzgar enerjisi sektörlerindeki politik ve ekonomik dalgalanmalara ve dinamiklere karşı şirketimiz bağımsız, sürdürelebilir, güvenilir,  istikrarlı ve yenilikçi olma felsefesiyle müşteri memnuniyetini uzun süreli sağlama ve koruma hedefini gütmektedir. 

Enercon sektöre hangi hizmetleri veriyor? 

Enercon, türbin üretimi ve proje hizmetleri (temel, nakliye, kurulum, devreye alma, enerji nakil hattı vs.) ile

birlikte 15 ila 20 yıla varan ve emre amade garantisi kapsamında servis (bakım ve onarım) hizmetleri sunmaktadır. 2002 yılında İzmir Ege Serbest Bölgesindeki kanat fabrikası ve 2009 yılında İzmir Torbalı’daki beton kule fabrikasını kurmuş ve faaliyete geçirmiş bu yatırımların yanısıra çelik kule ve bağlantı elemanları gibi ana aksamların tedariklerini de yerli üreticiler üzerinden gerçekleştirerek Türkiye Rüzgar Enerji sektörünün sanayileşmesinde de öncülük etmiş ve bu sektörün gelişmesinde diğer sektör oyuncularına emsal teşkil etmiştir.

Yakın zamanda pazara sunduğunuz ya da sunacağınız yeni bir ürün bulunuyor mu? Varsa bu ürün hakkında değerlendirme yapar mısınız? Şayet ürün pazara çıktıysa ne zaman çıktı, özellikleri neler, satışlarınıza sağladığı katkı nedir?

2015 yılı sonundan itibaren Enercon E-141 EP4 (4,2MW) (IEC rüzgar sınıfı 3a) türbin modelini dünyadaki mevcut pazarlarımıza tanıtmaya ve sunmaya başladık. 141m rotor çapı ve 4,2 MW anma gücüne sahip olan bu türbini 99m den başlayan muhtelif kule yüksekliklerinde sunarak düşük rüzgar hızı seviyesi olan proje sahalarında da maksimum verimi sağlayabiliyoruz.  Yine 2015/16 yılından itibaren 4MW platformunda orta rüzgar hızı seviyesi olan proje sahalarına uygun olan (IEC 2a rüzgar sınıfı) Enercon E-126 EP4 (4,2MW) türbin modeli yanısıra 3MW platformundaki Enercon E-115 (3/3,2MW) (IEC 2a rüzgar sınıfı), E-101 (3/3,5MW) (IEC 2a/1a rüzgar sınıfı) türbin modelleri ve 2MW platformundaki Enercon E-103 (IEC 3a rüzgar sınıfı) türbin modeli ile mevcut türbin portföyümüzü genişleterek dünyadaki hertürlü coğrafi, fiziki ve iklim şartlarına uygun ürünler sunuyoruz. Özellikle 3MW ve 4MW platformlarındaki AR-GE çalışmalarımız tüm hızı ile sürmekte olup önümüzdeki süre içinde bu çalışmaların tamamlanmasını heyecanla beklemekte ve yatırımcılara yeni türbin modellerini müjdelemeyi hedeflemekteyiz.

2016 yılında ve bu yılın ilk yarısında alanınızda ne kadarlık üretim yaptınız? 

Elde ettiğiniz rakamları 2014 ve 2015 yılları ile karşılaştırır mısınız? Gelecek dönem için hedefleriniz nelerdir?

ENERCON 2016 yılında Türkiye’de toplamda 1.226,8 MW’a ulaşarak ilk yarı yılda 110MW’lık kurulum yapmış bulunmaktadır. (lisanlı)

Rüzgar enerjisinin diğer enerjilere göre konumu nedir? Sizce artılarımız ve eksilerimiz nelerdir?

Öncelikle temiz ve yenilenebilir bir enerji kaynağı olan rüzgarın karbon emisyonu, çevre kirliliği gibi dezavantajları yoktur. Ülkemizde rüzgar kurulu gücünün artması, dışarı olan enerji bağımlılığının azalması demektir aynı zamanda bu sektörün gelişimi istihdam alanı yaratacaktır. Diğer yandan yerli kaynakların kullanımı ve değerlendirilmesi için rüzgarın önemi bir kez daha anlaşılmaktadır. Sonuç olarak bu kaynağın değerlendirilmesi hem insanlık hem de ülkemiz açısından oldukça önemli bir yere sahiptir. Devlet olarak yasalarla ve çeşitli teşvik mekanizmaları ile yerli ve yabancı yatırımcıların önünü açarak bu alana yönlendirilmelidir. İlgili devlet kurumları arasında koordinasyon sağlanıp sektörde çeşitli işbirlikleriyle rüzgar enerjisinde kurulu gücü artırmak hedef olmalıdır. Belirlenen hedeflere ulaşmak için gerekli yatırımları sağlamak gereklidir. Enerjide bağımsız ve daha güçlü bir konuma gelmenin en önemli yollarından birisi de rüzgar gücünden geçmektedir.

Türkiye’deki rüzgar potansiyeli ile ilgili neler söylemek istersiniz?

Türkiye rüzgar enerjisi konusunda diğer ülkelere göre çok avantajlı bir konumdadır; çünkü rüzgar enerjisi bakımından çok ciddi bir potansiyel barındırmaktadır. Tahmin edilen potansiyel yaklaşık 60.000 MW’tır. İlk olarak 1998 yıllarında yapımına başlanan rüzgar santralleri (Enercon’a aittir) toplamda 8.7 MW kurulu gücündeydi, 2005 yılına kadar bu tablo oldukça durağan olup yeterli ilgiyi göremediği için bu alana neredeyse hiç yatırım yapılmamıştır. Ancak 2005 yılında meclisin konuyu ele almasıyla birlikte elektrik üretiminde yenilenebilir enerji kaynaklarını devreye sokan yasa meclis genel kurulundan geçmiştir. 2023 yılına kadarki hedef, rüzgar kurulu gücünde 20.000 MW ‘a ulaşmaktır.

Rüzgar enerjisi ile ilgili önümüzdeki dönem projeler var mı? Varsa bunlar nelerdir, bizleri bilgilendirebilir misiniz?

2016 yılı içinde inşası devam eden projeler ile birlikte 2017 için planladığımız projeler mevcut. Nitekim 2015 yılının bir nevi seçim yılı olması ve 2016 yılının ilk yarısındaki bir çok mevzuat değişiklikleri sektörün yavaşlamasına neden olup öngörmediğimiz riskleri beraberinde getirdi. Bu bağlamda önümüzdeki süreç içinde politik ve ekonomik gelişmeler gelecek yılın/yılların rotasını daha iyi belirleyecek.

Yapılan son araştırmalara göre rüzgar enerjisine yönelik verileri bizlerle paylaşır mısınız?

TÜREB Temmuz ayı İstatistiğine göre Türkiye genelinde 2015 yılındaki yıllık kurulu güç 956,20 MW düzeyindedir. 2016 yılı Temmuz ayı itibariyle de kümülatif güç 5.146,35 MW’a ulaşmıştır.

Yenilenebilir enerjiler bakımından, yapılan etkinlikleri yeterli buluyor musunuz?

Yapılan fuarların ve kongrelerin yeterli olduğunu düşünüyoruz; fakat yenilenebilir enerjiye devlet ve kamu desteğinin artmasının daha önemli olduğu görüşündeyiz.

Dünya Enerji Kongresi’nin önemi nedir? Sizler “ülke enerjisi” için ne gibi faydalar bekliyorsunuz? 

Dünya Enerji Kongresi’nin İstanbul’da gerçekleşecek olması, Türkiye’nin tanıtımı yanında İstanbul şehrine önemli ekonomik katkılar sağlayacaktır. Yaklaşık olarak 5000-6000 kişinin delege olarak katılması beklenen bu Dünya Kongresi’nde büyük bir enerji fuarı da düzenlenecektir. Dünya’nın sayılı enerji uzmanları, yetkilileri ve enerji şirketlerinin katılacağı bu Kongre’de iş görüşmeleri için uygun bir ortam yaratılacak, enerjide yeni teknolojiler ve enerji ile ilgili makine ve teçhizat sergilenecektir. Yaklaşık 7 gün sürecek bu etkinlik süresince delegeler enerji liderlerinin gelecek hakkındaki görüşlerini dinleyebileceklerdir. Dünya Enerji Kongresi gibi etkinlikler sayesinde “ülke enerjisi” yolunda daha büyük adımlar atılacağını düşünüyoruz. Enercon firması olarak katılım gerçekleştireceğimiz bu kongrede global enerji sektörünün geleceğinin belirleneceği düşüncesindeyiz.

Etkinliğin ana teması “Yeni Ufukları Kucaklamak”. Sizce bu tema neleri barındırıyor?

Ne gibi bir önemi var? 

“Yeni Ufukları Kucaklamak” temasıyla düzenlenen kongrede, 70’in üzerinde ülkeden global enerji sektörüne yön veren 250 ismin kürsüye çıkacak olması enerji alanında yapılacak yeni girişimlerin ve enerji endüstrisinin iş modellerinin, hükümet politikalarının, iklim, finans ve pazar dinamikleri gibi sektörün gündemini belirleyen konuların ele alınmasıyla çok büyük önem teşkil etmektedir. Enerji Olimpiyatları olarak da bilinen ve dört gün sürecek olan etkinliğe katılımayı heyecanla bekliyoruz.

Genel

ICCI Fuarı’nda enerji sektörüne yenilenebilir enerji müjdesi

Yayın tarihi:

-

Yazar

ICCI Uluslararası Enerji ve Çevre Fuar ve Konferansı’nın açılışını gerçekleştiren TBMM Sanayi, Ticaret, Enerji, Tabii Kaynaklar, Bilgi ve Teknoloji Komisyonu Sözcüsü Prof. Dr. Cevahir Uzkurt, yenilenebilir enerji ile ilgili müjde verdi.  Prof. Dr. Cevahir Uzkurt, “Komisyonumuz ve hükumetimiz yenilenebilir enerji alanında ülkemizin ve sektörün önünü açacak, ülkemizi güçlendirecek adımları atmaya devam ediyor. Maden ve enerji kanunlarında değişiklikleri kapsayan kanun teklifimiz komisyondan geçti ve genel kurulda görüşmelere başlanacak. Meclisimizin onayıyla teklifimiz yasalaşacak ve bu sayede enerji sektörümüzün önünü açmış olacağız” dedi.

T.C. Enerji ve Tabii Kaynaklar Bakanlığı ve EPDK’nın desteği ile TG Expo tarafından gerçekleştirilen ICCI – Uluslararası Enerji ve Çevre Fuarı ve Konferansı’nın açılışı Türkiye Büyük Millet Meclisi Sanayi, Ticaret, Enerji, Tabii Kaynaklar, Bilgi Ve Teknoloji Komisyonu Prof. Dr. Cevahir Uzkurt, İstanbul Sanayi Odası Enerji Grup Başkanı Rıdvan Mertöz, KOJENTÜRK Derneği Yönetim Kurulu Başkanı Yavuz Aydın, ENSİA – Enerji Sanayicileri ve İş İnsanları Derneği Yönetim Kurulu Başkanı Alper Kalaycı ve KBSD – Kazan ve Basınçlı Kap Sanayicileri Derneği Yönetim Kurulu Başkanı Hamdi Hoplamaz’ın katılımı ile gerçekleştirildi. 3 gün boyunca 10.000 metrekarelik alanda küresel enerji piyasasının kalbinin atacağı fuar, 200’e yakın firma ve 8 bini yurt dışından olmak üzere toplamda 20 binden fazla ziyaretçiye ev sahipliği yapacak. ICCI bu yıl ilk kez eş zamanlı gerçekleşecek Electricity Eurasia – Elektrik ve Elektrik Ekipmanları Fuarı’na da sahne oluyor.

Enerji sektörüne yeni kanun teklifi müjdesi

Fuarın açılışında konuşan TBMM Sanayi, Ticaret, Enerji, Tabii Kaynaklar, Bilgi Ve Teknoloji Komisyonu Prof. Dr. Cevahir Uzkurt, “TBMM komisyonumuz ve hükumetimiz yenilenebilir enerji alanında ülkemizin ve sektörün önünü açacak ve ülkemizi güçlendirecek çabaların içerisindedir. Yakın zamanda komisyonumuza gelen özellikle maden ve enerji kanunlarındaki değişiklikleri kanun teklifi ilgili komisyonumuzdan geçti. Gerekli tartışmalar yapıldı. Komisyon üyelerimiz katkılarını verdi Ve genel kurulun gündemine hazır hale getirildi. Genel kurulda özellikle yenilenebilir enerjiyle ilgili bazı kanuni düzen içeren kanun teklifi görüşülmelerine başlanacak. Ümit ediyorum ki; değerli milletvekillerimizin, meclisimizin onayla da bu teklif yasalaşacak. Bu da özellikle ülkemizin siz değerli sektör temsilcilerimizin önünü açmak üzere ülkemize sağlamak üzere bu kanun teklifi de yasalaşmış olacak diye ümit ediyorum” şeklinde konuştu.

Enerji verimliliğinde başarının formülü her kademede “farkındalık”

Son yılların en kritik konularından birisinin yenilenebilir enerji olduğuna dikkat çeken Prof. Dr. Cevahir Uzkurt, “Bu alanda atılan adımlar ve yaşanan gelişmeler hem ülkelerin güçlenmesi hem de sektör oyuncularının daha rekabetçi haline gelmelerinde şüphesiz önemli bir rol oynuyor. Bu gelişmelerin bir sonucu olarak da rüzgar ve güneş gibi yenilenebilir enerji kurulumu ve kurulu gücünün diğer konvansiyon termik kurulu güce göre daha fazla olduğunu görüyoruz. TBMM komisyonu olarak bunun farkındayız ve bu farkındalığın da bir gereği olarak ilgili komisyonumuz ve hükümetimizin bu alanda ülkemizin ve sektörün önünü açacak çaba sarf ediyoruz” şeklinde konuştu. Özellikle bu tür fuar ve konferanslarda yapılan tartışmalar ve beraberinde sektöre ilişkin ortaya çıkan fikirlerin yasama ve yürütme için son derece kıymetli olduğuna dikkat çeken Prof. Dr. Cevahir Uzkurt, “Fakat özellikle enerji verimliliği konusunda hükümet ve ilgili bakanlıklar her ne kadar destek verirse versin toplumda ve sanayicilerimizde bu konularda gerekli eğitim, farkındalık ve bilinç oluşmadığı takdirde çabaların yeterli şekilde amacına ulaşması mümkün olmaz” dedi.

“Fuarımızın varlığı en büyük kazançlarımızdan biri”

TG Expo Genel Müdürü Cem Şenel de açılış konuşmasında, “1994 yılında İstanbul’da bir Kojenerasyon Semineri ile başladığımız yolculuğumuz, kısa sürede ülkemizin enerji sektöründeki hızlı gelişme ve enerji camiasının yoğun ilgisiyle 1999 yılında ICCI (International Cogeneration Conference of Istanbul) adı altında bir Enerji ve Çevre Fuarı ve Konferansı kimliğine evrildi. Dünya enerji piyasasının jeopolitik açıdan belki de en sıcak ve hareketli coğrafyasında yer alan bir ülke olarak ICCI Uluslararası Enerji ve Çevre Fuar ve Konferansı’nın varlığı en büyük kazançlarımızdan biri. Fuar sayesinde oluşturduğumuz verimli, etkin, saygın ve kaliteli bir iletişim ve etkinlik platformu ile bu büyüme ve gelişme sürecine 30 yıla yakın süredir tanıklık ediyor, gelecekte de sürdürmek üzere yoğun çaba gösteriyoruz. Sürdürülebilirliği odak noktasına aldığımız fuarımızda enerji verimliliği, yenilenebilir enerji, akıllı şebekeler, temiz teknolojiler ve çevre yönetimi gibi konularda güncel gelişmeler öne çıkacağı için bu yılın teması olarak ‘Enerjinin Geleceğini Keşfet’ diyeceğiz” dedi.

“Yenilenebilir enerjiyi fırsat olarak yakalayanlar avantajını görecek”

Enerjide baş döndüren dönüşümlerin yaşandığı son yıllarda fuarın günceli yakalamak ve geleceğe yönelik projeksiyonlara ışık tutmak için kritik öneme sahip olduğunu belirten KOJENTÜRK Derneği Yönetim Kurulu Başkanı Yavuz Aydın ise, açılışta “İklim değişikliğini yavaşlatmak ve toplumları daha temiz bir ortamda yaşatma çabaları, enerjide fosil kaynaklardan yenilenebilir enerji tüketiminin daha yüksek düzeylere geçişini zorunlu kılıyor. Enerji tüketiminin daha da artış gösterdiği günümüzde elektriğin üretildiği kaynaklar daha önemli hale geliyor. Bugün enerji yatırımlarında özellikle finansmana erişimin zor ve yüksek maliyeti nedeniyle hedeflenen yıllık büyümenin biraz gerisinde kaldığını görüyoruz. O yüzden bu dönemi geleceğe yönelik hazırlık ve planlamaların yapılması için bir fırsat olarak gören ve değerlendirenler hızlı dönüşümde bunun avantajlarını yakalayacak” diye konuştu.

Devamını oku

Genel

Kamu Görevini Engelleyenler 5 Yıla Kadar Hapis cezası alabilir

Yayın tarihi:

-

Yazar

Dicle Elektrik Uzun Yıllar Borcunu Ödemeyip Şiddete Başvuranları Mektupla Uyardı;

Dicle Elektrik, dağıtım bölgesinde 27 milyar TL’yi aşan elektrik borcunu uzun süredir ödemeyen ve bununla birlikte görevlilerin çalışmalarını engelleyenlere karşı hukuk mücadelesi vermeyi sürdürüyor. Sorumluluk bölgesinde yer alan 6 ilde kamu hizmeti yürüten dağıtım şirketi, başta Şanlıurfa ve Mardin olmak üzere borçlu sulama abonelerini bu kez engellemelerden dolayı 5 yıla kadar hapis cezası ile karşı karşıya kalabilecekleri konusunda uyardı.

Güneydoğu Anadolu Bölgesi’nin 6 ilinde elektrik dağıtım hizmeti veren Dicle Elektrik’ten, başta Şanlıurfa ve Mardin’deki çiftçilerin 27 milyar TL’yi aşan elektrik borçlarının ödenmemesiyle ilgili olarak yeni bir açıklama yapıldı. Tarım sezonu öncesi “borcunu ödemeyene elektrik verilmeyecek” uyarısında bulunan Dicle Elektrik, borçlu abonelere bir mektupla önemli yeni uyarılarda bulundu. Mektupta mevzuat gereği elektriği kesilecek olan ancak bu kesintiye kaba kuvvetle karşı koyacak olan abonelerin, TCK’nın ‘Kamu Hizmetlerinden Yararlanma Hakkının Engellenmesine’ dair 113’ncü maddesi uyarınca 5 yıla kadar hapis cezası alabileceği duyuruldu.

İadeli taahhütlü mektupla uyarıldılar
Elektrik borcu bulunan, uzun süredir borcunu ödemeyen ve mevzuat gereği elektriğini kesmeye gelen görevlileri engelleyenlere yönelik gönderilen bu kritik uyarı, her bir borçlu aboneye özel olarak iadeli taahhütlü mektupla yapıldı.

Kamu görevini engelleyene 5 yıla kadar hapis
Aynı mektupta, görevlilere dönük yapılacak her türlü engellemenin TCK’nın 113’ncü maddesinde yer alan ‘Kamu Hizmetlerinden Yararlanma Hakkının Engellenmesi Suçunu’ kapsadığına yer verilerek, çalışmaları cebir veya tehdit kullanılarak ya da hukuka aykırı başka bir davranışla engelleyenlerin, 5 yıla kadar hapis cezası ile karşı karşıya kalabileceği kaydedildi.

18 bin çiftçinin 27 milyar TL borcu var
Dicle Elektrik, bölgede 18 bin tarımsal sulama abonesinin elektrik borcunun 27 milyar TL’yi aştığını açıklamıştı. Söz konusu borcun 15.5 milyar TL’sinin Şanlıurfa’daki 13.000 aboneye, 9.5 milyar TL’sinin Mardin’deki 5.000 aboneye, geri kalanın ise Diyarbakır, Batman, Şırnak ve Siirt’teki tarımsal sulama abonelerine ait olduğunu duyurulmuştu.

Dicle Elektrik tarafından abonelere iadeli taahhütlü olarak gönderilen kişiye özel mektuplarda şu ifadeler yer alıyor:

‘’ Sayın abonemiz;
… tesisat numaralı aboneliğinize ait muaccel olan ………… faturalı borçlara ilişkin olarak ekiplerimiz tarafından 18.03.2024 tarihinde Elektrik Piyasası Tüketici Yönetmeliği‘nin Zamanında Ödenmeyen Borçlar başlıklı 35. Maddesi hükümleri uyarıca kesme işlemi için aboneliğinizin bulunduğu sayaca gelinmiş ancak tarafınızca mukavemet gösterilmesi sebebiyle kesme işlemi gerçekleştirilememiştir. Aynı tesisat ve borca ilişkin ekiplerimiz tarafından tekrar kesme işlemi uygulanacak olup, tarafınızca mukavemet gösterilmesi halinde hakkınızda TCK 113 uyarınca Cumhuriyet Başsavcılığı aracılığı ile suç duyurunda bulunacağımız konusunda tarafınıza ihtarda bulunulmuştur.’’

Devamını oku

Genel

ENERCON ve Enerjisa Üretim, YEKA-2’nin ikinci aşaması için türbin anlaşması imzaladı

Yayın tarihi:

-

Yazar

Enercon ve Enerjisa Üretim, WindEurope Bilbao etkinliğinde YEKA-2 projeleri kapsamında 250 MW’lık türbin sevkiyat sözleşmesi imzaladı. 750 MW’lık türbin teslimat anlaşmalarının başarılı bir şekilde yerine getirilmesinin ardından imzalanan anlaşma ile 1.000 MW’lık projenin tamamlanması için önemli bir adım atıldı. 250 MW kapasite için imzalanan anlaşma kapsamında, 60 adet Enercon E-138 EP3 E2 Rüzgar Türbini teslim edilecek.

Türkiye rüzgar enerjisi sektörünün önde gelen şirketlerinden ENERCON ve Enerjisa Üretim, İspanya’nın Bilbao kentinde düzenlenen WindEurope etkinliğinde Türkiye Sanayi ve Teknoloji Bakan Yardımcısı Çetin Ali Dönmez’in de katılımıyla gerçekleştirilen imza töreninde, YEKA-2 projesi kapsamında iş birliklerine devam ettiklerini duyurdu. 20 Mart 2024 tarihinde gerçekleştirilen imza töreninde; ENERCON CEO’su Udo Bauer, ENERCON CCO’su Uli Schulze Südhoff, ENERCON Bölge Başkanı Arif Günyar, Enerjisa Üretim Rüzgâr Santralleri Yatırımlar Genel Müdür Yardımcısı Ezgi Deniz Katmer, Enerjisa Üretim Satın Alma Genel Müdür Yardımcısı Aziz Ünal ve Türkiye Rüzgar Enerjisi Birliği Başkanı İbrahim Erden de yer aldı.

Türkiye rüzgar enerjisi sektörünün öncü firmaları olarak, yaptıkları iş birliği ile Türkiye’nin yenilenebilir enerji hedeflerine önemli katkılarda bulunan Enercon ve Enerjisa Üretim, bu katkıyı sürdürmeye devam ediyor. 2022’nin Ekim ayında gerçekleştirdikleri stratejik bir anlaşma ile YEKA-2 Projesi’nde toplam 1000 MW’lık bir kapasite için çerçeve anlaşması imzalayan şirketlerin bu projesi, Türkiye rüzgar enerjisi endüstrisinin sürdürülebilir geleceği için önemli bir adımı temsil ediyor. İlk fazda başarıyla tamamlanan 750 MW’lık türbin sevkiyat anlaşmalarının ardından, bugün geriye kalan 250 MW’lık kapasite için 60 adet Enercon E-138 EP3 E2 rüzgar türbini içeren sevkiyat anlaşması ile projenin tamamlanmasına bir adım daha yaklaşılarak, toplam 1000 MW’lık kapasite için türbin üretimine yeşil ışık yakılmış oluyor. Bu gelişme, YEKA 2 Projesi’nin başarılı bir şekilde ilerlediğini gösterirken, Türkiye temiz enerji hedeflerine ulaşma yolunda sağlam adımlarla ilerliyor.

Törende konuşan ENERCON CCO’su Uli Schulze Südhoff, şunları söylüyor: “Türkiye, rüzgar türbinlerinin üretimi, satışı, kurulumu ve servisi açısından ENERCON için odak pazar olmaya devam ediyor. Büyük perspektifler sunuyor ve yetkili makamlar tarafından muazzam bir destek alıyoruz. Ülkenin yenilenebilir enerjinin ve özellikle de kara rüzgârının yaygınlaştırılması konusunda net bir kararlılığı var. Türkiye’deki sahalarda son derece güvenilir olduğu kanıtlanmış, sınıfının en iyisi rüzgar türbini teknolojisini sağlayarak müşterimiz Enerjisa Üretim ile birlikte Türkiye’nin yenilenebilir enerji alanındaki hedeflerini desteklemekten memnuniyet duyuyoruz. Enerjisa Üretim’e güvenleri için teşekkür ediyor ve verimli iş birliğimizi sürdürmeyi dört gözle bekliyoruz.”

ENERCON Orta Asya, Orta Doğu ve Afrika Bölge Başkanı Arif Günyar, yapılan anlaşma ve projenin önemine dair şu açıklamalarda bulunuyor: “ENERCON olarak, partnerimiz Enerjisa Üretim ile 2022 yılında Avrupa’da tek kalemde imzalanan en büyük 1000 MW ilk çerçeve anlaşmasını gerçekleştirmenin gururunu yaşıyoruz. YEKA II ihalesinin getirdiği derin yerlilik kapsamlarına uygun olarak, yerli aksam ile gerçekleşecek olan projelerimiz, mevcut yerli üretim ve sanayinin devam etmesi ve derinleştirilmesi açısından önemli bir mihenk taşı olmuştur.”

Enerjisa Üretim Rüzgâr Santralleri Yatırımlar Genel Müdür Yardımcısı Ezgi Deniz Katmer, “1.000 MW YEKA 2 Projesi, Türkiye’nin yenilenebilir enerji sektörüne tarihi bir yatırımdır. ENERCON iş birliğiyle önümüzdeki dönemde Türkiye’de kurulacak her üç rüzgar türbininden biri Enerjisa Üretim imzasını taşıyacak ve Türkiye’nin yenilenebilir enerji yatırımlarına yön verecek” diyor.

İlk YEKA projesi Akköy RES’in devreye alınması

İlk faz için rüzgar türbinlerinin üretimi devam ederken ENERCON, Aydın’ın Didim ilçesindeki 25,2 MW kapasiteli 6 adet E-138 EP3 E2 türbininden oluşan ilk YEKA projesi Akköy Rüzgar Santrali’ni 2023 yılı sonunda devreye alarak YEKA 2 yolculuğuna başarılı bir başlangıç yapıyor. ENERCON Bölge Başkanı Arif Günyar, şunları ekliyor: “Projelerin başarılı ve güvenli bir şekilde gerçekleştirilmesine katkıda bulunan tüm ekiplerimize, tedarikçilerimize ve alt yüklenicilerimize minnettarız. Enerjisa Üretim ile birlikte ENERCON ekipleri de projelerin başarıyla hayata geçirilmesi için yoğun çaba ve hazırlıklarını sürdürüyor.”

Devamını oku

Trendler