WindEurope: Avrupa’da yeni kapasite ve izinlerle ilgili gelişmeler

Editör
WindEurope: Avrupa'da yeni kapasite ve izinlerle ilgili gelişmeler

Gaz ve elektrik arzı konusu Avrupa’da siyasetin gündemi olmaya devam ediyor. Hükümetler, tüketicileri yüksek fiyatlardan korumak ve gaz arzını güvence altına almak için büyük meblağlarda harcamalar yapıyorlar. Aynı zamanda, yenilenebilir enerji kaynaklarının yaygınlaştırılmasının Avrupa’nın enerji güvenliğini uzun vadede iyileştirmenin en iyi yolu olduğu gerçeğinin de farkındalar.

Ortaya çıkan durumu ise bir paradoks olarak nitelendirmek yerinde bir eylem. Hükümetler, gelecek yıllarda karada ve denizde rüzgar enerjisinde birikimin yüksek olmasını istiyorlar. Ancak, özellikle elektrik piyasalarında bu isteklerinin tam karşısında yer alan bir çok uygulamaları hayata geçiriyorlar.

İki hafta önce AB Enerji Bakanları, sınır ötesi elektrik üretiminde yeni gelir limitleri üzerinde anlaşmaya vardılar. Haziran 2023’e kadar (başlangıçta) AB çapında 180 €/MWh’lik bir üst sınır üzerinde konsensus sağlandı. Aynı zamanda da ulusal düzeyde sapmaya yol açacak biçimde farklı teknolojilere farklı sınırlar koyma fikri üzerinden anlaşmaya vardılar. Bu, yatırımcılar için büyük bir belirsizlik hayaletini artırıyor. Yenilenebilir enerji kaynaklarının genişletilmesi için gereken devasa yatırımlar göz önüne alındığında, bu Avrupa’nın isteyebileceği son şeydir.

Odak noktası bundan böyle, farklı Hükümetlerin gelir üst sınırının uygulanmasındaki davranışlarına kayıyor. Onlara mesajlarımız şu şekildedir:

  1. Gelir tavanı teknolojisini nötr tutun ve yenilenebilir enerji yatırımlarını teşvik etmesini sağlayın.
  2. Gelir sınırlarını geriye dönük olarak uygulamayın.
  3. Konuda ayarlama yapıldıktan sonra değişiklik yapmaktan kaçının ve süre uzatılacaksa önceden haber verin.
  4. Aynı gelir ile ilgili sınır koyup vergilendirme yapmaktan kaçının.
  5. Üreticilerin gelirlerini daha az olmayacak şekilde aylık olarak değerlendirmelerini sağlayın.
  6. Farklı gelir tavanlarının sınır ötesi işlemleri etkileme faktörünü belirleyin.

İzinler konusundaki gelişmeler daha cesaret verici hale geliyor. Almanya, kuralları ve prosedürleri basitleştirmek için ara sınırları kaldırıyor. Fransa, yeni kara rüzgarına yönelik darboğazları kaldırmak için acil önlem alma talimatları yayınladı. İngiltere Hükümeti, kara rüzgarının yeniden inşasını desteklemeye karar verdi. Bu arada Avrupa Parlamentosu, AB’nin yeni kurallarını tartışmaya açıyor: “Kamu yararının önüne geçen, türlerin korunmasına yönelik nüfus temelli yaklaşım ve zamanın ÇED devreye girdikten sonra işlemeye başlayacağı izinler için 2 yıllık süreyi kapsayan yeni bir yaklaşımın ele alınması tartışmanın ana eksinin meydana getiriyor. Parlamento ayrıca, rüzgar/güneş veya rüzgar/depolama projelerinin izinlerini ve şebeke bağlantısını hızlandıracak, birleşik yenilenebilir enerji projelerinin AB yasasında tanımlanması lehinde oy kullandı.

Dublin’deyse 9 Kuzey Denizi ülkesinden Enerji Bakanları bir araya geldi ve 2030 yılına kadar 76 GW offshore rüzgarı ve 2050 yılına kadar 260 GW kapasiteyi yapılandırma sözü verdi. Onlar bunun tedarik zinciri yönlerine odaklandılar: nasıl kârlılığa geri döndürülecek ve daha sonra ona nasıl yardım edilecek bu hedeflere ulaşmak için genişletin. Ayrıca, limanı ve diğer altyapıyı ve işgücü kullanılabilirliğini iyileştirmek için adımlar atılması çağrısında bulundular. Açık deniz rüzgarı konusundaki hırs tüm Avrupa’da büyümeye devam ediyor. Farklı Hükümetler tarafından verilen taahhütler şimdi 2030 yılına kadar 165 GW’a ulaşıyor.

Avrupa rüzgar tedarik zincirinin durumu, ana kaygımız olmaya devam ediyor. Avrupa Komisyonu bizi desteklemeleri gerektiği konusunda net düşünmeye başladı. Son haftalarda Frans Timmermans ve diğerleri ile bu konuda iyi tartışmalar yaptık. Alman Hükümeti de bu konuya odaklanıyor. Özel önceliklerimiz şunlar: tesis, altyapı ve Ar-Ge yatırımları için kamu mali desteği almak; işgücü konusunda atılacaka dımlar; ihale tasarımının iyileştirilmesi; Çin ile eşit şartlara ulaşmak ve tabii ki pazarın büyümesine izin verilmesini sağlamak

Bu Makaleyi Paylaş
By Editör
Türkiye'nin alanında en özel yayınlara sahip medya grubu MONETA'nın sektörel dergi ve portallarının yönetimine katkıda bulunmaktayım. MONETA bünyesinde yeni nesil yayıncılık anlayışıyla içerik yönetimini geliştirmeye devam ediyoruz.
Yorum Yap