Bugüne kadar yaptığı en büyük deniz üstü rüzgar ihalesinin sonuçlarını açıklayan Almanya, rüzgarda 7 GW’lık yeni kapasitenin kazananlarını duyurdu. 2023 yılında deniz üstü rüzgar enerjisi için 1,8 GW’lık bir ihale daha yapacak olan Almanya, sahip olduğu kurulu deniz üstü rüzgar kapasitesinden daha fazlasına denk gelen toplam 8,8 GW’lık deniz üstü rüzgarı, 2023 yılında ihale etmiş olacak.
Almanya, devlet tarafından önceden geliştirilen ve deniz üstü rüzgarda bugüne kadar yaptığı en büyük kapasite olan 7 GW’lık ihalenin kazananlarını duyurdu. Kuzey Denizi’nde bulunan 2 GW’lık 3 bölgeyi (N-11.1, N-12.1, N-12.2) ve Baltık Denizi’nde bulunan 1 GW’lık bölgeyi (O-2.2) kapsayan ihalenin kazananları, Kuzey Denizi’nde iki bölge için BP ve Kuzey Denizi ile Baltık Denizi’ndeki bir bölge için Total Energies oldu.
4 bölge için de birden fazla şirket, herhangi bir devlet desteği olmadan inşa etme taahhüdünde bulunarak, ek bir “dinamik tekliflendirme prosedürünü” tetikledi. Geliştiricilerin ikinci bir sınırsız negatif teklif verme turuna girmesini gerektiren prosedürde, teklifler sadece fiyat temelinde verildi. WindEurope tarafından paylaşılan uzman görüşlerine göre, deniz üstü rüzgar geliştiricileri için ek maliyetler yaratan negatif tekliflendirme, maliyetlerin ya zaten enflasyonla ve yükselen girdi maliyetleriyle mücadele eden tedarik zincirine ya da zaten daha yüksek elektrik fiyatları ve yaşam maliyetleriyle karşı karşıya olan tüketicilere aktarılmasına sebep oluyor.
Elde edebileceği kadar çok yeni rüzgar enerjisi kapasitesine, mümkün olduğunca hızlı bir şekilde ihtiyaç duyan Avrupa Birliği, enerji güvenliğini rekabetçi ve yerli yenilenebilir enerji kaynaklarıyla güçlendirmek istiyor. Negatif tekliflendirme için ödenen tüm paralardan dolayı şirketlerin diğer rüzgar enerjisi projelerine yatırım yapamayacağını belirten WindEurope uzmanları, bu nedenle de Avrupa hükümetlerinin, Almanya’nın negatif tekliflendirme örneğini izlememeleri gerektiğini vurguladı. WindEurope’un paylaştığı verilere göre, deniz üstü rüzgar geliştiricileri Alman hükümetine toplam 12.6 milyar euro ödemek zorunda kalacak. Paranın %90’ı şebeke bağlantı maliyetlerinin finansmanına, %5’i denizlerdeki biyoçeşitliliğin korunmasına, %5’i ise çevre dostu balıkçılığın desteklenmesine gidecek.
WindEurope uzmanları tarafından Almanya’nın, 2030 yılına kadar hizmete alınması planlanan 4 projenin zamanında teslim edilebilmesi için rüzgar türbinlerinin, temellerin ve kurulum gemilerinin inşası için deniz üstü rüzgar tedarik zincirini genişletmek zorunda olduğu belirtilirken, şu ifadeler kullanıldı: “Aynı zamanda ağlara, limanlara ve yetenekli işçilere de yatırım yapılması gerekiyor. Negatif tekliflendirme burada yararsızdır. Rüzgar enerjisi tedarik zinciri boyunca şirketler, geliştiricilerin negatif tekliflendirmenin ek maliyetlerini kendilerine aktarması nedeniyle daha da daralan marjlarla çalışmak zorunda kalacaklar.”
2023 yılında daha fazla ihale yapılacak
2023 yılındaki son deniz üstü rüzgar enerjisi ihalesini henüz yapmayan Almanya, merkezi olarak önceden geliştirilmiş 1,8 GW’lık deniz üstü rüzgarın ihalesini önümüzdeki günlerde yapacak. Bu alanlar; çevresel koruma, vasıflı işgücüne katkı, rüzgar türbinlerinin üretimindeki CO ayak izi, PPA sözleşmelerinin varlığı gibi fiyat dışı 4 kriteri içeren farklı bir ihale tasarımı altında yapılacak. Sınırsız “dinamik tekliflendirme prosedürü” bu siteler için geçerli olmayacak.
Bu iki açık deniz rüzgar ihalesini birleştiren Almanya, sahip olduğu toplam kurulu deniz üstü rüzgar kapasitesinden daha fazlasına denk gelen toplam 8,8 GW deniz üstü rüzgarı 2023 yılında ihale etmiş olacak.
