Rüzgâr üretiminin bu dönemdeki yıllık %15 artış oranıyla, göreli artış yavaşladı. 2022, rüzgar üretiminin %17 (+312 TWh) artmasıyla biraz daha yüksek bir artış gözlemlendi. Dikkat çeken başka bir nokta da, rüzgarın pazar payı o dönemde tüm G20 ülkelerinde artmasıydı. Almanya ve İngiltere’de rüzgar enerjisi şu anda üretimin %20’sinden fazlasını oluşturuyor: Sırasıyla %22 ve %25. Danimarka %55, İrlanda ve Uruguay %33 ile küçük ülkelerdeki biraz daha yüksek oranlara örnek teşkil ediyor.
Net sıfıra doğru
1.5 derecelik artışı amaçlamış enerji sektörü güzergahında, rüzgar enerjisi üretiminin, IEA Net Sıfır Emisyonları Senaryosu gereğince 2030 yılına kadar 7.480 TWh artması gerekiyor. Bu, 2030 yılına kadar yıllık %17’lik bir artışla küresel üretimin %21’ine ulaşması gerektiği anlamına geliyor. 2022 yılında rüzgar bu büyüme oranına ulaştı; ancak 2015-2022 arasında yıllık ortalama artış %15’in biraz altında kaldı.
Küresel elektrik sistemi dönüşüyor, ancak yeterince hızlı değil
Rüzgar ve güneş yeni süper enerji kaynaklarını oluşturuyor. Fosilden enerji üretiminin azaldığı yeni bir çağı başlatıyorlar. Bu da kömürün yanından gazdan da elektrik üretiminin azalacağı anlamına geliyor. Ancak henüz o noktaya gelinmedi. Küresel ısınmayı 1,5 derecede tutmak, rüzgar ve güneşteki büyük beklentileri karşılamak ve şu anda inşa ve kurulumları çok yavaş ilerleyen diğer temiz enerji kaynaklarına hız kazandırmak anlamına geliyor. Enerji sektörü emisyonlarında gelecek 10 yılda ihtiyaç duyulan hızlı düşüşleri sağlamak için yapılacak çok iş var.
Aynı yöne yolculuk, farklı hızlar
Güneş ve rüzgar, dünyanın her yerinde elektrik karmasını değiştiriyor. Bu değişim Avrupa’da erken başladı ve bu yüzyıl boyunca liderliğini sürdürdü. Bununla birlikte Okyanusya son zamanlarda Avrupa’yı, ekseriyeti Avustralya kaynaklı hızlı artış nedeniyle geçti. Kuzey Amerika da rüzgar ve güneşte konuşlandırmaya erken başladı ve küresel ortalamanın yukarısında yer aldı. Asya’nın başlangıcı biraz daha geç oldu ancak hızla yetişiyor ve dünya ortalamasını yakalamak üzere. Latin Amerika’da rüzgar ve güneş enerjisi 2014’ten 2021’e kadar arttı; ancak 2022’de yavaşladı. Afrika son birkaç yıldır yavaşlıyor. Orta Doğu, 2022’deki değişimin tahmin edilmesini güçleştiren veri şeffaflığındaki zayıflık nedeniyle, yolculuğunun halen başındaki tek bölge olma unvanını sürdürüyor.
Liderler ve geride kalanlar
AB, 2022’de elektriğinin %22’sini rüzgar ve güneşten üretti. Almanya’nın %32, İspanya’nın %33 ve Hollanda’nın %32 olduğu 7 AB ülkesi 2022’de elektriklerinin yaklaşık üçte birini rüzgar ve güneşten üretti. Polonya ve Macaristan şu anda %12’lik dünya ortalamasının üzerinde seyrediyorlar. Avrupa’nın uçlarında ise tablo değişken: Türkiye %15 ile dünya ortalamasının üzerinde, Rusya ise %1’lik orana sahip.
Kuzey Amerika’da ABD %15 ile küresel ortalamanın üzerinde kalırken; Kanada %7 ile altında yer alıyor. Dünyanın en büyük 5 mutlak rüzgar ve güneş üreticisinden üçü Asya’da: Çin, %14 (1241 TWh) ile küresel ortalamanın üzerinde; Japonya %11 (107 TWh) ile küresel ortalamanın biraz altındayken, Hindistan %9 (165 TWh) ile Japonya’yı takip ediyor. Asya’daki diğer ülkelerin çoğu güneş ve rüzgar yolculuğunun henüz başındalar: Güney Kore %5, Pakistan %4, Tayland %4, Filipinler %2, Singapur %2, Bangladeş %1 ve Malezya %1. Kazakistan dışındaki Avrasya ülkelerinin tümünde neredeyse sıfır söz konusu.
Latin Amerika’da birçok ülke küresel ortalamanın üzerinde: Uruguay %36, Şili %28, Brezilya %15, Arjantin %12. Ancak bazı ülkeler; Küba %1,4, Kolombiya %0,7, Ekvador %0,3, Venezuela %0,1 ve Paraguay %0,0 ile şimdiye kadar çok az inşaat ve kurulum gerçekleştirdi. Bununla birlikte, Küba dışında, büyük hidro kaynaklar nedeniyle hepsinde temiz enerjinin büyük payı bulunuyor.
Afrika’da Namibya %25, Fas %17 ve Kenya %16 rüzgar ve güneş payında başı çekiyor. Ancak diğer bölgelerde güneş ve rüzgar kaynaklı enerji oranı çoğunlukla küresel ortalamanın çok altında yer alıyor.
Orta Doğu’da güneş ve rüzgarın henüz yerleş- mediği gözlemleniyor. Birçok ülkede rüzgar ve güneş elektrik karmasının %1’inden azını oluşturuyor. Buna Bahreyn, İran, Irak, Kuveyt, Lübnan, Umman, Katar ve Suudi Arabistan da dahil. Suudi Arabistan, yenilenebilir enerji için büyük planlar paylaştı; ancak şimdiye kadar bu yönde çok az ilerleme kaydedildi.
Kaynak: ember-climate.org