Genel

Rüzgar enerji projesini geliştirmek

Yayın tarihi:

-

 

Günümüzde Rüzgâr Enerjisi Yatırımı; Çevre, Meteoroloji, İnşaat, Mekanik ve Elektrik gibi pek çok mühendislik disiplinin bir arada kullanılması anlamına gelmektedir. Proje geliştiren ve yatırım yapan firmaların kaynaklarını: zaman ve parayı, en doğru şekilde kullanabilmeleri ve süreci doğru yönetebilmeleri için genel resmi görebilmeleri, olası teknik ve ticari riskleri baştan belirlemeleri şarttır. Başarılı bir yatırım için iyi bir tasarımın yanı sıra, işin uzmanı bağımsız üçüncü taraflara danışılmalı ve teknik destek alınmalıdır.

 

Rüzgâr enerji santrali projelerinin en doğru şekilde geliştirilmesi ve gerçekleştirilmesi konusunda içinde 35 yıllık tecrübeyi barındıran WINDFOR ‘un öncelikli amacı; başarılı, verimli, uygun maliyetli, minimum riskli ve finans edilebilir projeleri mümkün kılmaktır.

Yeşil alanda geliştirilecek proje sahanın belirlenmesi için dikkat edilmesi gereken temel noktalar: Rüzgar Kaynağı, Şebeke Uygunluğu, Lisans ve İzinler, Yerel Halkın projeye yaklaşımı ve Yatırım Ekonomisi olarak özetlenebilir.

 

Türkiye’de sahaların çoğunun orografyasının karmaşık olması, pek çok çevresel kısıtlama ile karşılaşılması, rüzgarın çeşitlilik göstermesi ve güvenilir meteorolojik verilerin azlığı nedeni ile proje sahasının belirlenmesi için ilk andan itibaren doğru bir yol haritası çizilmesi elzemdir. Proje sahasının bölgesel ve noktasal rüzgar kaynağının, şebeke bağlantısının, çevresel ve ekonomik risklerinin analiz edilmesi ile yapılacak bir ön fizibilite, karşılaşılması olası zorlukların baştan belirlenmesini sağlayacaktır.

 

 

Proje geliştirme kararı verildiği andan itibaren yapılacak olan fizibilite çalışması için;

 

•Ön Enerji Analizi; sahada gerçekleştirilmiş olan kısa dönem rüzgar ölçüm verileri ve veya meteoroloji istasyonundan temin edilecek verilerin değerlendirilmesi

•İdari Analiz, Plan Analizi, Çevresel kısıtların durumu, ÇED uygulamaları ve arazinin Sismik durum değerlendirilmesi

•Arazinin karakteri ve sahanın alınması/kiralanması/kamulaştırılması olasılıklarının değerlendirilmesi

•TEİAŞ bağlantı noktalarının durumu ve ulaşılabilirliği

•Bölgedeki Radar ve Havaalanı, Su Kaynakları ve Maden Lisanslarının durumu

•Lisans Sürecinin değerlendirilmesi, belirlenmiş proje arazisinde herhangi başka bir proje olasılığı

•Proje yatırımı için finansal modelin hazırlanması; teknik ve ekonomik tahminler, tüm proje geliştirme ve yatırım maliyet kalemlerinin oluşturulması (sermaye maliyetleri ve işletme maliyetlerinin, gelir ve giderlerin bütçelenmesi) çalışmaları yapılmalıdır.

 

Nisan ve Mayıs 2014’de MGM’ ye yapılmış olan rüzgâr ölçüm direği kabulü başvurularında en çok dikkat çeken nokta, pek çok projenin ölçüm istasyonlarının geliştirilmeye çalışılan RES sahalarını temsil etmemesi ve dolayısıyla yatırım risklerin artmış olmasıdır.

 

 

Rüzgar Ölçüm Kampanyasının amacı, projenin rüzgarının tüm sahayı temsil edecek, en doğru noktadan ölçülmesidir. Özellikle karmaşık sahalarda küçük bir menzil farkı bile analiz sonuçlarında büyük sapmalara sebebiyet verir. Doğru yapılan bir ölçüm kampanyası projenin başından itibaren güvenilir Ön Enerji Analizi için yeterli veriyi sağlayacak ve saha optimizasyonundan en uygun rüzgar türbinin seçilmesine kadar yapılacak çalışmaları kolaylaştıracaktır.

 

Tek bir ölçüm istasyonu, özellikle de sahanın genelini temsil eden bir noktada kurulmamışsa büyük ve kompleks sahalarda güvenilir bir Enerji Analizi sonucuna ulaşmak için yeterli olmayacaktır. Yatırım ve Finansman risklerinin ve belirsizliklerin azaltılmasında, proje sahasında birden fazla ölçüm kampanyası yapılması, uzaktan izleme sistemlerinin kullanılması, ışık ve ses ile rüzgar ölçüm sistemleri (Lidar ve Sodar) kullanılarak arazinin dikey düzlemdeki rüzgar hızının da tespitinde önemli rol oynar.

 

Bir diğer gereklilik ise, Rüzgar ölçüm direği ve sensörlerinin IEC 61400-12-1 standardına uygun olması, detaylı ve yeterli ölçüm direği kurulum raporunun bulunması ve direğin bakımının düzenli yapılmasıdır. Zamanlı ve sürekli izleme ile hatalı verilerin, sensör arızalarının anında tespiti ile hızlı şekilde teknik arızanın giderilmesi sağlanacak, istenilen kalitede veriler elde edilecektir.

 

 

Proje geliştirme sürecinde rüzgar veri analizi ve enerji analizini farklı seviyelerde incelemek ve raporlama mümkün olmasına rağmen, elde edilen verilerin kalitesinin kontrolü ve rüzgar akış modelinin sağlamasının yapılması şarttır.

 

Rüzgar Veri Analizi; sahadaki rüzgarın farklı karakteristik parametrelerinin detaylarını rüzgar hızı süresi eğrisi, rüzgar hızının yön dağılımı, türbülansı, şiddeti, mevsimsel ve günlük rüzgar hızı, değişim analizi, rüzgar yönünün standart sapması, weilbull dağılımı, hava ısısı ve atmosferik basınç gibi içermelidir.

 

 

Rüzgar hızı istatistiği; sahadan kısıtlı bir sure zarfında edinilen veri olup rüzgar santralinin işletme ömründen farklı ve kısa bir süre için belirlenir. Bu sebeple Uzun dönem Analiz yapılması ve en azından gelecek 10 yıl için beklenen ortalama rüzgar hızının tespit edilmelidir.

 

Enerji Analizi sahanın coğrafi zorluğuna göre doğrusal veya hesaplamalı akışkanlar dinamiği metodu (CFD) ile hesaplanır. Uzun dönem rüzgar verisinin yanı sıra; sahanın yüksekliği ve pürüzlülüğünün modelleme programına doğru girilmesi, rüzgar akış modelinin kontrolü ve onaylanması, çapraz tahmin hatalarının, engebe durumunu, atmosferik dengenin, dikey ve yatay çıkarımların, yük analizi ve optimize saha yerleşim planının yapılması çok önemlidir.

 

 

Olası kayıpların hesaplanarak Brüt ve Net Enerji Üretim rakamlarına ulaşılması mümkündür.

Bu kayıplar Rüzgar Türbin Modeli, Türbin harici santralin diğer teknik ve mekanik ekipmanları, şebeke uygunluğu, trafo ve iletim hattı kayıpları, çevresel etkileri, türbin kanat ve dişli yatağı yıpranmasından, güç eğrisi gibi konular göz önünde bulundurularak hesaplanır.

 

Belirsizlik konusu ile rüzgar veri analizinde, kayıpların hesaplanmasına kadar her adımda çok önemli bir etkiye sahiptir. Net Enerji Üretim tahmini hesaplanacağı zaman farklı oranlarda sonuçlara varmak mümkündür, örneğin P75%(1), P90%(1) ve P75%(10), P90%(10);1 ve 10 yıllık enerji üretim miktarlarını %75, %90 olasılıklı değerlerine ulaşılır.

 

Proje Finansmanı başvurusu yapabilmek için ise yapılacak olan Enerji Analizinin mutlaka Saha Uygunluk Değerlendirmesi dediğimiz IEC 61400-1 Ed. 3 standardı dâhilinde, sahanın rüzgar istatistiğine göre en doğru rüzgar türbin teknoloji ve modeline karar verilmesi ve proje için tasarlanmış olan en yüksek verimi elde edeceğimiz saha yerleşimine göre türbin modelinin doğruluğunun mekanik ve elektriksel olarak doğruluğunun raporlanmasıdır.

 

 

Sonuç olarak: WINDFOR bir rüzgar projesi için verimli saha tespitinden, rüzgar ölçüm direği denetimine, ön analizden, rüzgar ve enerji analizine kadar, proje geliştirilmesi ve yatırım için gerekli olan tüm adımlarda;  teknik, çevresel, izinler, ticari, finansal, inşaat, işletme maliyetlerinin belirlenmesine kadar çok geniş bir yelpazede yatırımcılarla birlikte hareket ederek, projenin yararına tüm gerekli desteği vermektedir.

 

Yazarlar: Nell Anne Franchi, Yönetim Kurulu Danışmanı, Windfor Danışmanlık Sedef Budak, Ülke Müdürü, Windfor Danışmanlık

Leave a Reply

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir

Trendler

Exit mobile version