Connect with us

Genel

Rüzgar türbinlerinin elektrik bakımı alanında eğitim İçin fikir sunmaktadır

Yayın tarihi:

-

 

Piyasaya hakim olan enerji üretimi bizleri rüzgar enerjisine doğru yönlendirse de, hem kamu politikası hem de kendi menfaatimizin bir sonucu olmaktadır. 2009 yılı Amerikan Kurtarma ve Yeniden Yatırım Yasası, temiz enerji ve buna bağlı ulaşım progamları adına 70 milyar dolarlık bir hasılatı aşmış bulunmaktadır.

 

Bay Hastings’e göre, Fluke 87 volt dijital Multimetre (yukarıdaki / yandaki resimde bulunan) ve Fluke 1587 izolasyon multimetresi endüstri atolyeleri olmaktadırlar.

 

2011 Japonya’daki depremde dramatik bir hal alan nükleer enerjinin tehlikelerine, fosil yakıt arzının ve fiyat dolandırıcılığına ve karbondan kaynaklanan küresel ısınmaya bağlı olan endişeler göz önüne alındığı zaman, rüzgar enerisi gibi yenilenebilir enerji  kaynaklarının geliştirilmesi daha da mantıklı bir hal almış durumdadır.

 

Washington’da Vancouver adasında bulunmakta olan Northwest Yenilenebilir Enerji Enstitüsü (NW – REI) bu durum için beklememekte ve girişimlerde bulunmaktadır. NW – REI, öğrencileri rüzgar endüstrisindeki kariyerlere hazırlamak adına bir eğitim program ile yola çıkmıştır. Program yöneticisi olan Jason Bodily’ye göre, bu yıl NW – REI, 390 öğrenciyi – içlerinden 5 öğrencinin kıdemli olması üzere – rüzgar türbini teknisyenleri yetiştirmektedir. Program, mezunlara, belirli türbin markalarının ve modellerinin ayrıntılarını öğretmeye devam edecek olup aynı zamanda endüstride direk olarak başlamaları adına da temel bilgiler içermektedir.

 

Karmaşık Makinalar

Bir rüzgar türbini teknisyeni olarak başarılı olmak, bir üretici için kurulum, devreye alma ve garanti hizmeti alıp alamayacağına, ister bir elektrikli program ya da servis için devam eden garanti sonrası servisi ve bakımı yapmaya isterse elektrik, mekanik, hidrolik ve kontrol sistemlerinde geniş bir beceri yetisine sahip olmalarını inşa edecektir. Rüzgar türbinleri karmaşık makinalar olmaktadırlar (En aşağıdaki tabloya Bakınız).

 

Kontrol sistemleri, rüzgar hızı ve yönündeki değişiklikleri algılar ve aynı zamanda rüzgar değişim gösterirken RPM’leri tutarlı bir hale getirmek adına dev rotor kanatlarının açısını değiştirmekte olan adım ayarlama sistemlerine komut gönderir ya da türbinin hizalamasını rüzgar yönü kaymalarına doğru olacak şekilde değiştirir. Bu devasa, ağır parçaları gerçekte harekete geçirmekte olan mekanik ya da hidrolik sistemler, aniden gerçekleşmekte olan durmaları önlemek adına değişken frekanslı motor sürücülerine (VFD’ler) sahip olma ihtimalleri yüksek olmaktadır. Bir dişli kutusu türbin milini jeneratöre direk olarak bağlar ve türbinin jeneratöründe 5 ila 8 devir/dakika ile 1500 ila 1800 rpm hızlandırması sağlanmaktadır. Büyük rulmanlar her dönmekte olan bileşeni desteklemektedirler.

 

En Üstten Başlamak

Her biri 4 ila 6 milyon dolarlık bir maliyet ile (kurulum hariç ve burada bahsedilen günümüzdeki MW sınıfı türbinlerdir, 2MW-3MW gibi), türbinler koruma değerinde olan büyük yatırımlardır. Genel olarak operatörlerin türbin bileşenlerinin performansını uzaktan kontrol etmek ve izlemek için kullanmış olduğu bir ağa bağlanmaları söz konusu olmaktadır. Fakat bu monitörler gerekli gördükleri zaman rüzgar türbini teknisyenini sevk ederler.

 

Fluke titreşim ölçer, rulman problemlerini teşhis etmeye ve daha fazlasına yardımcı olmaktadır.

Teknikler “orada gözetim altında tutulmayacak” şeklinde öğretim üyesi David Hastings tarafından aktarılmış olmakta ve koşulların zorlu olduğunu yine ardından eklemektedir. Tırmanmak zorunda kalınan 280 adımlık kuleler bulunmakta ve bu durumda güçlü bacaklar ve kollar (aynı zamanda güvenlik eğitimi) şartlarını da beraberinde getirmektedir. Rotor göbeklerini, dişli kutularını ve jeneratörlerini barındırmakta olan naseller (aerodinamik muhafazalar) çalışması için cüzi bir yer bırakmaktadır.

 

Ancak bir rüzgar teknisyeni olarak yukarıda yani metrelerce yükseklikte iş başı yapabilir ve hiçbir CEO daha iyi bir manzaraya / görüntüye sahip olmamaktadır.

 

Rüzgar Türbini Eğitimi

• 24 hafta boyunca sürmekte olan NW – REI eğitim program, 6 adet dört haftalara ayrılan periyotlardan oluşmaktadır:

• Rüzgara giriş, enerji kaynağı olarak rüzgar tarihi, OSHA Güvenlik Sertifikası, Rüzgar türbini güvenlik uygulamaları, arma, envanter, uyuşturucu ve alkol bilinci, ilk yardım / CPR / AED eğitimi, teknik yazı ve tırmanma ile kurtarma sertifikası.

• Mekanik sürücülerdeki (türbin rotorlarını jeneratörlerine bağlamakta olan ana bileşenler) mekaniğin kapsamış olduğu iki seçenek olan lazer hizalama ve titreşim analizi de söz konusu olmaktadır.

• Multimetreler (Hastings’e göre 87 volt dijital multimetre (DMM) ve Fluke 1587 izolasyon multimetre), AC / DC elektrik sistemleri, elektrikli role kontrolü ve Nitelikli Güvenli Elektrik İşçliği eğitimine giriş konularını içermekte olmaktadır.

• Öğrencilerin elektrikli makinelerde (AC ve DC elektrik motorları) ve Fluke 87V DMM’yi kullanma eğitimi almaya devam ettikleri motor kontrolleri bulunmaktadır. Aynı zamanda temel programlama, motor kontrolü ve sorun giderme gibi programlanabilir mantık kontrolcülerini de incelemektedirler.

• Hidrolik, hidrolik güç sistemleri, temel hidrolik devreler, hidrolik basınç ve akış prensipleri, hidrolik hız kontrolü ve basınç kontrol devreleri gibi rüzgar türbini endüstrisinde kullanılan sistemleri içermektedir.

• Metalurji, demir, çelik ve diğer ticari metallerin kökenlerini, özelliklerini ve kullanım alanlarını araştırır ve controller, teçhizat, civata atma, tork ve germe gibi konularda da eğitimler sunulur.

 

Kurallar ve İmkan

Hastings, öğretimin, ekip çalışmasının önemi ve iyi bir iş tutumu içerisinde olmayı, zamanı iyi değerlendiren ve öğrenmeye istekli olma gibi temel konularda başlamakta olduğunu söylemiştir. Güvenliğin önemli olduğunu ve öğrencilerin, Rüzgar türbinininin CAT III ve CAT IV ortamlarında güvenli bir şekilde kalmasını gerektiren prosedürleri ve koruyucu aparatları (CAT – tehlike sertifikalı test araçları da dahil olmak üzere) öğrenmek için Ulusal Yangın Önleme Derneği (NFPA), 70E standardını incelemektedir.

 

Rüzgar teknolojisi meslek piyasasıyla ilgili daha fazla bilgi AWEA, ABD Çalışma Bakanlığı ve Çalışma İstatistikleri Bürosu gibi çeşitli kaynaklar üzerinden elde edilmesi mümkün olmaktadır. Rüzgar tarlaları ülkenin birçok yerinde bulunduğundan ötürü rüzgar türbinleri servis teknisyenleri için yakınlarda karşılarına çıkan bir fırsat yakalamaları zor olmasa gerek.

 

Bodily, “Öğrenciler sadece Kuzeybatı’dan değil, her yerden gelebilmektedirler” diye aktardı. “Programımız genelinde yüksek bir muhafaza oranına sahip olmaktayız ve aynı zamanda yüksek bir yerleştirme oranına yine sahip olmaktayız. Ülkemizdeki her üretici için bir mezun sunmaktayız. Mezunlar tesislerde, inşaatta, işletmeye almada ve proje yönetimi alanlarında bulunmaktadırlar”

 

Genel

ENERCON ve Enerjisa Üretim, YEKA-2’nin ikinci aşaması için türbin anlaşması imzaladı

Yayın tarihi:

-

Yazar

Enercon ve Enerjisa Üretim, WindEurope Bilbao etkinliğinde YEKA-2 projeleri kapsamında 250 MW’lık türbin sevkiyat sözleşmesi imzaladı. 750 MW’lık türbin teslimat anlaşmalarının başarılı bir şekilde yerine getirilmesinin ardından imzalanan anlaşma ile 1.000 MW’lık projenin tamamlanması için önemli bir adım atıldı. 250 MW kapasite için imzalanan anlaşma kapsamında, 60 adet Enercon E-138 EP3 E2 Rüzgar Türbini teslim edilecek.

Türkiye rüzgar enerjisi sektörünün önde gelen şirketlerinden ENERCON ve Enerjisa Üretim, İspanya’nın Bilbao kentinde düzenlenen WindEurope etkinliğinde Türkiye Sanayi ve Teknoloji Bakan Yardımcısı Çetin Ali Dönmez’in de katılımıyla gerçekleştirilen imza töreninde, YEKA-2 projesi kapsamında iş birliklerine devam ettiklerini duyurdu. 20 Mart 2024 tarihinde gerçekleştirilen imza töreninde; ENERCON CEO’su Udo Bauer, ENERCON CCO’su Uli Schulze Südhoff, ENERCON Bölge Başkanı Arif Günyar, Enerjisa Üretim Rüzgâr Santralleri Yatırımlar Genel Müdür Yardımcısı Ezgi Deniz Katmer, Enerjisa Üretim Satın Alma Genel Müdür Yardımcısı Aziz Ünal ve Türkiye Rüzgar Enerjisi Birliği Başkanı İbrahim Erden de yer aldı.

Türkiye rüzgar enerjisi sektörünün öncü firmaları olarak, yaptıkları iş birliği ile Türkiye’nin yenilenebilir enerji hedeflerine önemli katkılarda bulunan Enercon ve Enerjisa Üretim, bu katkıyı sürdürmeye devam ediyor. 2022’nin Ekim ayında gerçekleştirdikleri stratejik bir anlaşma ile YEKA-2 Projesi’nde toplam 1000 MW’lık bir kapasite için çerçeve anlaşması imzalayan şirketlerin bu projesi, Türkiye rüzgar enerjisi endüstrisinin sürdürülebilir geleceği için önemli bir adımı temsil ediyor. İlk fazda başarıyla tamamlanan 750 MW’lık türbin sevkiyat anlaşmalarının ardından, bugün geriye kalan 250 MW’lık kapasite için 60 adet Enercon E-138 EP3 E2 rüzgar türbini içeren sevkiyat anlaşması ile projenin tamamlanmasına bir adım daha yaklaşılarak, toplam 1000 MW’lık kapasite için türbin üretimine yeşil ışık yakılmış oluyor. Bu gelişme, YEKA 2 Projesi’nin başarılı bir şekilde ilerlediğini gösterirken, Türkiye temiz enerji hedeflerine ulaşma yolunda sağlam adımlarla ilerliyor.

Törende konuşan ENERCON CCO’su Uli Schulze Südhoff, şunları söylüyor: “Türkiye, rüzgar türbinlerinin üretimi, satışı, kurulumu ve servisi açısından ENERCON için odak pazar olmaya devam ediyor. Büyük perspektifler sunuyor ve yetkili makamlar tarafından muazzam bir destek alıyoruz. Ülkenin yenilenebilir enerjinin ve özellikle de kara rüzgârının yaygınlaştırılması konusunda net bir kararlılığı var. Türkiye’deki sahalarda son derece güvenilir olduğu kanıtlanmış, sınıfının en iyisi rüzgar türbini teknolojisini sağlayarak müşterimiz Enerjisa Üretim ile birlikte Türkiye’nin yenilenebilir enerji alanındaki hedeflerini desteklemekten memnuniyet duyuyoruz. Enerjisa Üretim’e güvenleri için teşekkür ediyor ve verimli iş birliğimizi sürdürmeyi dört gözle bekliyoruz.”

ENERCON Orta Asya, Orta Doğu ve Afrika Bölge Başkanı Arif Günyar, yapılan anlaşma ve projenin önemine dair şu açıklamalarda bulunuyor: “ENERCON olarak, partnerimiz Enerjisa Üretim ile 2022 yılında Avrupa’da tek kalemde imzalanan en büyük 1000 MW ilk çerçeve anlaşmasını gerçekleştirmenin gururunu yaşıyoruz. YEKA II ihalesinin getirdiği derin yerlilik kapsamlarına uygun olarak, yerli aksam ile gerçekleşecek olan projelerimiz, mevcut yerli üretim ve sanayinin devam etmesi ve derinleştirilmesi açısından önemli bir mihenk taşı olmuştur.”

Enerjisa Üretim Rüzgâr Santralleri Yatırımlar Genel Müdür Yardımcısı Ezgi Deniz Katmer, “1.000 MW YEKA 2 Projesi, Türkiye’nin yenilenebilir enerji sektörüne tarihi bir yatırımdır. ENERCON iş birliğiyle önümüzdeki dönemde Türkiye’de kurulacak her üç rüzgar türbininden biri Enerjisa Üretim imzasını taşıyacak ve Türkiye’nin yenilenebilir enerji yatırımlarına yön verecek” diyor.

İlk YEKA projesi Akköy RES’in devreye alınması

İlk faz için rüzgar türbinlerinin üretimi devam ederken ENERCON, Aydın’ın Didim ilçesindeki 25,2 MW kapasiteli 6 adet E-138 EP3 E2 türbininden oluşan ilk YEKA projesi Akköy Rüzgar Santrali’ni 2023 yılı sonunda devreye alarak YEKA 2 yolculuğuna başarılı bir başlangıç yapıyor. ENERCON Bölge Başkanı Arif Günyar, şunları ekliyor: “Projelerin başarılı ve güvenli bir şekilde gerçekleştirilmesine katkıda bulunan tüm ekiplerimize, tedarikçilerimize ve alt yüklenicilerimize minnettarız. Enerjisa Üretim ile birlikte ENERCON ekipleri de projelerin başarıyla hayata geçirilmesi için yoğun çaba ve hazırlıklarını sürdürüyor.”

Devamını oku

Genel

WindEurope Bilbao hızlı başladı

Yayın tarihi:

-

Yazar

Türkiye Rüzgar Enerjisi Birliği’nin geniş bir heyetle katıldığı WindEurope Bilbao Yıllık Etkinliği, 20 Mart’ta Sanayi ve Teknoloji Bakan Yardımcısı Dr. Çetin Ali Dönmez’in de konuşmacıları arasında olduğu özel ‘Bakanlar Oturumu’ ile başladı. TÜREB Standı’nın açılışını da yapan Dönmez, standı ziyaretinde katılımcı şirketlerin üst düzey yöneticilerinden fuar temaslarına ve sektöre dair görüşlerini aldı.

WindEurope CEO’su Giles Dickson’ın modere ettiği ve Sanayi ve Teknoloji Bakan Yardımcısı Dr. Çetin Ali Dönmez’in de konuşmacı olarak yer aldığı Bakanlar Oturumu yoğun ilgiyle takip edildi. Oturumun diğer konuşmacıları Almanya Ekonomi ve İklim Koruma Bakanlığı Bakan Yardımcısı Philipp Nimmermann, Yunanistan Enerji ve Çevre Bakan Yardımcısı Alexandra Sdoukou, Moldova Enerji Bakan Yardımcısı Carolina Novac, Siemens Gamesa Renewable Energy CEO’su Jochen Eickholt, RWE Onshore Wind/PV Europe & Australia CEO’su Katja Wünschel, Iberdrola Renewables Yönetici Direktörü Xabier Viteri Solaun ve EDPR Avrupa ve Latin Amerika CEO’su Duarte Bello oldu.

Oturum sonrasında TÜREB Başkanı İbrahim Erden ve Enerji İşleri Genel Müdürü Ahmet Özkaya ile birlikte ‘Türkiye Pavilyonu’ olarak da kabul edilen TÜREB Standı’nın açılışını gerçekleştiren Bakan Yardımcısı Dönmez, fuara katılan Türk şirketlerin temsilcilerinden fuardaki temas programları hakkında bilgi aldı. TÜREB Başkanı İbrahim Erden, Türkiye’yi böyle bir etkinlikte üst düzeyde temsil ediyor olmaktan memnun olduklarını belirterek fuar süresince düzenleyecekleri teknik ziyaretler ve gerçekleştirecekleri temaslarla sektörün büyümesine katkı sağlamayı hedeflediklerini kaydetti.

Devamını oku

Genel

Türk rüzgarı Bilbao’ya uzandı

Yayın tarihi:

-

Yazar

Türkiye Rüzgar Enerjisi Birliği (TÜREB) öncülüğünde üst düzey kamu ve özel sektör temsilcilerinden oluşan büyük bir heyet, 20-22 Mart 2024 tarihlerinde düzenlenecek WindEurope Bilbao Yıllık Etkinliği katılımı için Bilbao’ya uçtu. T.C. Sanayi ve Teknoloji Bakan Yardımcısı Çetin Ali Dönmez’in de çeşitli görüşmeler yapmak üzere aralarında yer aldığı heyet, Türkiye rüzgar sektörünün Avrupa’nın en güvenilir tedarik partneri olduğunu mesajını bir kez daha vurgularken yerli rüzgar sanayisinin daha da gelişmesine ve iş hacmini artırmasına yönelik temaslar gerçekleştirecek. 

‘Rüzgarda Seferberlik Yılı’ mottosuyla sektörün büyümesini hızlandıracak adımlar atmayı sürdüren TÜREB öncülüğündeki geniş bir heyet, Türkiye rüzgar sektörünü dünyadan ve Avrupa’dan temsilcilerle buluşturmak üzere WindEurope Bilbao Yıllık Etkinliğine katılmak üzere Bilbao’ya uçtu. T.C. Sanayi ve Teknoloji Bakan Yardımcısı Çetin Ali Dönmez ile T.C. Enerji ve Tabii Kaynaklar Bakanlığı, Cumhurbaşkanlığı Yatırım Ofisi ve Enerji Piyasası Düzenleme Kurumu’ndan üst düzey temsilcilerin de katıldığı programda, heyet mensupları, ‘Türkiye Pavilyonu’ niteliği taşıyacak TÜREB standında Avrupa rüzgar sektörü temsilcileriyle çeşitli temaslar gerçekleştirecek.

Dünyanın farklı ülkelerinden 12 binden fazla rüzgar profesyonelini bir araya getirecek olan WindEurope 2024 Yıllık Etkinliği, küresel anlamda en etkili sektör platformları arasında yer alıyor. TÜREB Başkanı İbrahim Erden, yatırımcılardan türbin şirketlerine, yerli sanayiden sektörle ilgili karar verici kurumlara kadar çok geniş bir yelpazeden üst düzey temsilcilerin yer aldığı Bilbao Heyeti’nin, Türk rüzgar sektörü adına verimli iş birliklerine imza atacağına inandığını söyledi.  Sanayi Yılı ve Yatırım Yılı’nın ardından 2024’ü ‘Rüzgarda Seferberlik Yılı’ ilan ettiklerinin altını çizen Erden, büyük potansiyelini gerçekleştirme yolunda ilerleyen Türkiye rüzgar sektörü olarak yurt içinde proje izin süreçleri, finansman ve sürdürülebilir büyümeye; yurt dışında ise yerli rüzgar sanayisinin Avrupa’nın en güçlü tedarik ortağı olduğu mesajını vermeye odaklandıklarını hatırlattı. İbrahim Erden, WindEurope etkinliklerinin Türkiye’nin bu alandaki gücünü ve potansiyelini uluslararası arenada vurgulamak açısından en uygun platformlar olduğunu kaydederek 2035 ulusal emisyon hedeflerine erişimde daha fazla rüzgar kurulu gücünü hızla gerçekleştirmenin giderek daha kritik bir etken haline geldiğini sözlerine ekledi.

Etkinlikte ikili temasların yanı sıra Türkiye’nin rüzgar enerjisi potansiyelini, teknolojik gelişmelerini ve vizyonunu katılımcılara tanıtacak olan TÜREB Heyeti, 22 Mart’ta sona erecek WindEurope Bilbao Fuarı’nın tamamlanmasının ardından 23 Mart’ta Türkiye’ye dönecek.

Devamını oku

Trendler